NASA, yaptığı yazılı açıklamada gök bilimcilerin Webb teleskobunun Yakın Kızılötesi Spektrografı ile Haziran 2023’te elde ettikleri verileri incelediklerini duyurdu. Bu incelemeler neticesinde, gök bilimciler, “auroral aktiviteler” olarak adlandırılan ışık hareketleri içerisinde “trihidrojen katyonu” bileşenini ilk kez tespit ettiler.
Yayınlanan ışık hareketlerinin görüntüleriyle birlikte, gök bilimcilerin Neptün gezegeninin auroral aktivitelerini tespit ettikleri belirtildi. Bu buluş, gezegenin manyetik alanının Güneş’ten uzak noktalara yönelen gök cisimleri ile nasıl etkileştiğini anlamaya yardımcı olacağı vurgulandı. Bu durum, Uranüs ve Neptün gibi buz devi gezegenlerin atmosferlerini inceleyen bilim dalında “yeni bir pencere açıldığı” şeklinde tanımlandı.
Araştırmanın başyazarı olarak görev yapan Doçent Doktor Henrik Melin, Northumbria Üniversitesi Matematik, Fizik ve Elektrik Mühendisliği Bölümünde öğretim üyesidir. Melin, Neptün’de tespit edilen ışık hareketlerinin yalnızca Webb teleskobu aracılığıyla mümkün olduğuna dikkat çekti. Elde edilen görüntülerin detaylı ve net olduğunun altını çizen Melin, bu durum karşısında “şok olduğunu” ifade etti.
Daha önce, NASA tarafından gönderilen “Voyager 2” uzay aracının 1989 yılında elde ettiği veriler, Neptün’deki ışık hareketleri hakkında bazı ipuçları sunmuştu. Ancak, Neptün’ün Güneş’ten en uzak gezegen olması nedeniyle, buradan veri almak ve görüntü elde etmek oldukça zor bir süreçtir. Gök bilimciler, uzunca bir süredir Satürn ve Jüpiter gibi diğer gezegenlerdeki ışık hareketlerini inceliyor olmalarına karşın, Neptün konusu her zaman zorluk teşkil etmiştir.
Bununla birlikte, bu araştırmanın sonuçları, Nature Astronomy dergisinde yayınlandı ve böylece bu önemli keşfin bilim camiası ile paylaşılması sağlandı. Bilim insanları, bu keşifler sayesinde uzayda daha önce bilinmeyen birçok detayın ışık tutabileceğini ve gezegenlerimizin dinamiklerini daha iyi anlayabileceğimizi umuyorlar. Neptün’ün gaz yapısı ve auroral aktiviteleri hakkında daha fazla bilgi edinmek, başka gezegenlerde de benzer fenomenlerin anlaşılmasına yol açabilir.