ABD’de Başkan Donald Trump ve Hükümet Verimliliği Departmanı (DOGE) tarafından alınan dış yardım durdurma kararı, USAID çalışanları üzerinde ciddi etkiler yaratmaya devam ediyor. 23 Şubat 2025 tarihinde, kritik görevler, temel liderlik ve özel belirlenmiş programlar dışında kalan tüm USAID personelinin dünya genelinde idari izne ayrılacağına dair bir bildiri gönderildi. Bu durum, Trump yönetiminin Amerika Birleşik Devletleri içindeki ve dışındaki binlerce USAID çalışanının işten çıkarılmasına izin veren bir federal yargıç kararının hemen ardından gerçekleşti.
Başkan Trump, 20 Ocak’ta göreve başlamasının ardından dış yardımlara ilişkin bir kararname imzalamıştı. Bu kararname ile ABD’nin dış kalkınma yardımı programlarının sorumlu olduğu tüm bakanlık ve kurumlar tarafından dış ülkelere yapılacak ödemelerin durdurulması hedeflenmiştir. Ayrıca, bu yardımların ABD dış politikası ile ne kadar uyumlu olduğunun değerlendirilmesi için 90 günlük bir inceleme sürecinin başlatıldığı belirtilmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, 27 Ocak’ta yaptığı yazılı açıklamada, Bakanlık ve USAID tarafından finanse edilen tüm dış yardımların durdurulduğuna dair bilgileri kamuoyuyla paylaştı. Bu gelişmelerin arka planında, DOGE’nin başındaki Elon Musk’ın USAID yöneticileri ile yaşadığı sorunlar doğrultusunda, çalışanların idari izne çıkarıldığını duyurması yatmaktadır. Böylelikle, ajansın sosyal medya hesaplarının da kapatılması gibi ek önlemlere başvurulmuştur.
USAID’in Geleceği ve Dış Yardım Politikaları
Washington Bölge Mahkemesi yargıcı Amir Ali, ABD dış yardımlarını finanse eden programlara yönelik fonların geçici olarak yeniden başlatılmasına karar vermiştir. Ancak bunun ne kadar etkili olacağı ve USAID’in operasyonel durumunu ne kadar düzelteceği hâlâ belirsizdir. USAID, dünya genelinde birçok ülkede insani yardımlar ve kalkınma projeleri yürütmekte önemli bir role sahiptir. Bu tür bir durdurma kararı, bu projelerin nasıl etkileneceği konusundaki endişeleri artırmaktadır.
Bunun yanı sıra, Trump yönetiminin dış yardımları durdurma kararı, sadece çalışanlar üzerindeki mahrumiyetlerle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda ABD’nin uluslararası ilişkileri ve yurt dışında yürütülecek olan projeler üzerinde de etkili olacağı düşünülmektedir. Dış yardımların ne ölçüde tekrar başlatılacağı ve bu süreçte hangi kriterlerin esas alınacağı ise halen netlik kazanmamıştır.
Sonuç olarak, Donald Trump’ın dış yardım politikaları ve USAID’e yönelik bu durdurma kararları, dünya genelindeki insani yardımların geleceği için önemli bir dönüm noktasıdır. Amerikalı yetkililer ve uluslararası toplum, bu gelişmelerin yansımalarını izlemeye devam ederken, USAID’in yeniden yapılandırılması ve işleyişinin nasıl devam edeceği üzerinde yoğun tartışmalara sahne olmaktadır.