Etkinlik kapsamında, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) tarafından düzenlenen “Türkiye Rüzgarında Yeni Dalga: Büyüme, Yatırım ve Küresel Rekabet” oturumu, TÜREB Başkanı İbrahim Erden moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Erden, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 120 bin megavat yenilenebilir enerji kurulu güç hedefinin %40’ının karasal rüzgar enerjisi projelerinden oluşacağını belirtti.
Erden, ayrıca deniz üstü projeler ve diğer enerji projeleri için sanayinin ve finansman olanaklarının önemine değindi. Bu tür projelerin izin süreçlerinin, projelere başlanması açısından kritik bir adım olduğunun altını çizen Erden, uluslararası düzeyde bu konularda ciddi problemler yaşandığını ifade etti. Bu bağlamda, yatırım süreçlerinin hızlandırılması gerektiğine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkan Yardımcısı Zeynel Kılınç, Türkiye’nin enerjide bağımsız olma çabaları doğrultusunda, geçtiğimiz yıl yaklaşık 1,3 gigavatlık rüzgar enerjisi kurulumunun gerçekleştirdiğini hatırlattı. Kılınç, Türkiye’nin özellikle enerji alanında stratejik planlara sahip olduğu bilgisini paylaşarak, “Yenilenebilir enerjide tarife mekanizması sayesinde birçok projenin gerçekleştirilmesi sağlandı. Özellikle güneş ve rüzgar enerjisinde bu ivme artış gösterdi.” dedi.
“Türkiye finansmanda güvenilir bir liman”
Enerjisa Üretim Mali İşler Direktörü Mert Yaycıoğlu, şirketin yenilenebilir enerji projeleri kapsamında çeşitli portföyler yürüttüğünü ve 2030 yılına kadar 7,5 gigavatlık temiz enerji kapasitesine ulaşmayı hedeflediklerini kaydetti. Ayrıca, devlet kurumları, finansman kuruluşları ve üniversiteler arasında uyumlu bir ilişkinin, projelerin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesinde önemli olduğuna dikkat çekti.
Yaycıoğlu, Türkiye’de yapılan projelerde finansman konusunda adım adım destekler aldıklarını ifade ederek, “Finansmanla ilgili Türkiye’nin güvenilir bir liman olduğunu söyleyebiliriz. Dünyanın çeşitli yerlerinde izin süreçlerinde ya da finansmanla ilgili zorluklarla karşılaşmak mümkün. Ancak, çevresel ve sosyal etki değerlendirmeleri gibi süreçlerin zorluklarına rağmen herkesin hedefi aynı: dönüşüm, sürdürülebilirlik, enerji arzı güvenliği ve uygun fiyatlı enerji.” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
TPI Composites Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Kıdemli Başkan Yardımcısı Gökhan Serdar, Türkiye’nin sanayi alanında etkileyici bir kalkınma hikayesinin mevcut olduğunu belirtirken, “Türkiye’de rüzgar enerjisi sektörü, neredeyse sıfırdan, yalnızca 15 yıl içinde bu noktaya geldi. Bu büyük bir başarı öyküsü.” diyerek Türkiye’nin rüzgar enerjisi alanındaki gelişimini vurguladı.
