Türk Olmak Kolay Değil: İlk Kitap ve Anılar
Yazarın ilk eseri olan “Türk Olmak Kolay Değil”, 1985 yılında raflarda yerini aldı. Bu eserde, İkinci Dünya Savaşı öncesinde Almanya’dan Ankara’ya gelen bir üniversite hocasının hikayesi dikkat çekiyor. Bu profesör, Türkiye’ye geldiği zaman kendisine gösterilen saygı ve sunulan imkanlar karşısında oldukça memnun kalmış ve Türk vatandaşlığına geçmeye karar vermiştir. Fakat bir süre sonra, Türk vatandaşlığına sahip olarak maaşını almaya gittiğinde, aldığı ücretin önceki maaşının sadece dörtte biri kadar olduğunu öğrenmiştir. O dönemde Ankara, küçük bir kasaba gibiydi ve herkes birbirini tanıyordu.
Bunun üzerine, profesör, yaşadığı hayal kırıklığını ve yeni maaşının yetersizliğini eski mahallesinde oturan Millî Eğitim Bakanı’na anlatır. Kendisine ne kadar az bir parayla geçineceğini, kitap alabileceğini, inceleme gezilerine çıkabileceğini ve diğer yaşam standartlarını nasıl sürdüreceğini sorduğunda, Bakan sakin bir şekilde gülümsemiş ve “Eee, Herr Profesör, siz Türk olmayı kolay mı sanmıştınız?” demiştir. Yazar, emekli büyükelçi Volkan Vural’ın hikâye dolu anı kitabını okuduktan sonra ona hitap etmeyi planlarken, sonunda onun gibi diplomatların varlığının değerini anladığını ifade etmiştir.
Bir Diplomat Yetişiyor
Uzun yıllar süren bir geçmişe sahip olan Türk Dışişleri çalışanları arasında, “Hariciye” mensuplarına zaman zaman Fransızca konuştukları için “monşerler” denildiği hatırlatılıyor. Özellikle Cumhuriyet sonrasındaki diplomatların çoğu, Fransızca eğitim veren okullardan mezun oldukları için bu isim oldukça geçerliydi. Ancak, 1960’lı yıllardan itibaren İngilizce eğitim veren okullardan mezun olanlar da Dışişleri’ne katılmaya başladı. Yazar, Volkan Vural’ı bu dönem gözetiminde tanımış ve onunla birlikte askerlik hizmeti süresince İstanbul’da bir dairede yaşamıştır.
Volkan Vural, İngilizce bilen bir diplomat olarak Mülkiye Fakültesi’nden mezun olmuştur ve yazar, onun yurt dışında görev yapmadan önce pek çok konuda bilgi vermeye çalışmıştır. Bu çabanın sonuç verdiği, Volkan’ın meslek hayatı boyunca etkili ve başarılı bir diplomat olarak tanındığıyla kanıtlanıyor. Yazar, bu tecrübeleri sonrasında, Volkan Vural’ın anılarını dile getirdiği “Olağanüstü ve Tam Yetkili: Bir Büyükelçinin Belleğinde Kalanlar” adlı eserinin Mayıs 2025‘te yayınlanacağı bilgisini de paylaşıyor.
Sürekli Savunma ve Zorluklar
Yurt dışında uzun yıllar akademisyen ve gazeteci olarak yaşayan yazar, oralarda Türk olmanın zorluklarını bizzat deneyimlemiştir. Karşılaştığı çoğu insan, cehalet ve önyargılarla dolu bir şekilde gelmiştir. Bu insanlarla iletişim kurmak, zorlu bir görev haline gelmiştir. Özellikle yazarın iyi anlaştığı Gülperi’nin de yanındaki destek sayesinde, bu zorluklarla başa çıkma gücünü bulduğunu gözler önüne seriyor.
Yurtdışında Türk diplomat olmaya çalışmak, sürekli bir savunma içinde olmayı gerektirir. Türk diplomatları, bazı kişiler tarafından geçmişte yaşananlardan dolayı suçlanabilir. Bunun yanı sıra, iç cephede de sorunlar baş göstermektedir; ekonomik krizler ardı arkasına gelmektedir. Böylelikle, yazar, Türkiye’deki en küçük sorunların bile yoğun bir baskı ve zorunluluk hissini getirdiğini ifade ediyor.
Hedef Belli
1961 Anayasası döneminin çocukları olan Volkan ve y