Associated Press (AP) kaynaklarına göre, Trump yönetimi tarafından hedef alınan ABD Barış Enstitüsü (USIP) hakkında bazı ciddi iddialarda bulunuldu. Kaynakların bildirdiğine göre, kuruluşta yaklaşık 300 kişi çalışmakta olup, çoğu çalışan gece saatlerinde işten çıkarılma bildirimi aldı. Bu iddialar, Trump yönetiminin USIP’e yönelik tutumunu gözler önüne seriyor.
İşten çıkartmaların yalnızca bazı çalışanları kapsadığı, bu durumun özellikle yönetim kademesindeki kişileri ve yurt dışında bulunan çalışanları içermediği vurgulandı. Bu durum, işten çıkarılmaların yapıldığı saat diliminin de göz önünde bulundurulduğunda, bazıları için sürpriz bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
ABD Barış Enstitüsü’nün Üst Yöneticisi (CEO) George Moose, 18 Mart tarihinde yaptığı açıklamada, “Hükümet Verimliliği Departmanı” (DOGE) tarafından enstitü binasına zorla girildiğini ifade etti. Bu durum, enstitü yönetim kurulu üyelerini harekete geçirdi ve DOGE ile Trump yönetimine karşı hukuki bir süreç başlatmalarına neden oldu.
Hukuki sürecin ilk aşamalarında, ABD Bölge Yargıcı Beryl Howell, 20 Mart tarihinde, DOGE’nin USIP’i devralmasına yönelik durdurma talebini reddetti. Bu durum, enstitü için önemli bir kaynağın kaybolmasına ve belirsizliğe yol açtı. Mahkeme kararları ışığında, USIP’in geleceği ve yönetim şekli belirsizliğini koruyor.
USIP Hakkında
ABD Barış Enstitüsü, resmi web sitesinde kendisini “şiddet içeren çatışmaları önlemeye ve yurt dışında barış anlaşmalarına aracılık etmeye yardımcı olarak ABD çıkarlarını korumaya adanmış” bağımsız bir kuruluş olarak tanımlıyor. 1984 yılında Kongre tarafından “kar amacı gütmeyen bağımsız bir şirket” olarak kurulan USIP, ABD yasalarındaki “devlet şirketi”, “devlet kontrolündeki şirket” ya da “bağımsız kuruluş” tanımlarına uymadığını vurgulamakta. Bu durum, enstitünün bağımsız niteliğini korumak için verdiği mücadelenin önemini daha da artırıyor.
USIP, faaliyetleri ile özellikle uluslararası ilişkilerde barış ve iş birliğini teşvik etmeyi hedeflemekte. Ancak, Trump yönetiminin bu tür bağımsız kuruluşlara yaklaşımının genel olarak eleştirildiği bir ortamda, USIP’in karşılaştığı sorunlar ve hukuki süreçler, kuruluşun geleceğini etkileyebilir. Bu durum, hem mevcut çalışanlar hem de destekçileri için belirsizlik oluşturuyor.
