Kliniğe başvuran çiftçilerin tohumları, laboratuvar ortamında çok sayıda test ve analizden geçiriliyor.
Yapılan incelemeler sonucunda, tohumun genetik yapısının hastalıklara duyarlılığı ve ekim döneminden hasat dönemine kadar bitkilerin maruz kalabileceği hastalıklar belirleniyor.
Olumsuz bir durum saptanması halinde, çiftçilere tohumlarını değiştirmeleri ya da mümkünse hastalıkların tarlada ortaya çıkmadan önlemek için verilen reçeteye göre hareket etmeleri önerilir.
“Hastalıklarla, tohum aşamasında mücadeleye başlıyoruz”
Kliniğin kurucusu Prof. Dr. Kubilay Kurtuluş Baştaş, AA muhabirine, kurumlarının bir yıl önce faaliyete geçtiğini ve 150’ye yakın çiftçinin tarımsal üretimini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmesine yardımcı olduklarını ifade etti.
Baştaş, klinikte tohumdan başlayarak hasat sonrası görülen hastalıkların tedavi yöntemlerinin incelendiğini ve çözüm önerilerinin geliştirildiğini aktardı.
Bitkinin sağlık sorunlarının çoğunun tohumla başladığını vurgulayan Baştaş, “Tohum üzerinde veya içinde bulunan hastalık yapıcı mikroorganizmalar, bitkilerin tarlada yetiştiği süreçte büyük zararlara yol açabiliyor. Bu nedenle öncelikle tohumlar inceleniyor. Tohum üzerindeki veya içindeki hastalıkları tespit ederek, mücadele sürecine başlıyoruz. Zira tohumla taşınan hastalıklar, tarla koşullarında daha tehlikeli bir hal alarak verim kaybına neden olabiliyor.” şeklinde konuştu.
“Bizim yaptığımız aslında koruyucu sağlık hizmetidir”
Çiftçilerin kliniğe doğrudan müracaat edebildiğini kaydeden Baştaş, şunları dile getirdi:
“Bizim yürüttüğümüz faaliyet aslında koruyucu sağlık hizmetidir. Tohumların duyarlı olduğu hastalıkların tespiti sonrasında, hangi mücadele yönteminin uygulanacağına karar veriyoruz. Bu bir ilaçlama olabilir; ancak laboratuvarımızın temel amaçlarından biri de biyolojik mücadeledir. İlaç kalıntılarının insan ve çevre sağlığına zararları herkesçe bilinmekte. Bu nedenledir ki mümkün olduğunca faydalı mikroorganizmaların kullanılmasını sağlıyoruz. Tohumların yüzeyini bu mikroorganizmalarla kaplama yöntemlerinden biri de bunu gerçekleştirmekte. Ayrıca, bazı hastalık etmenlerinin etkili bir tedavi yöntemi olmaması, tohum aşamasındayken hastalıkları tespit etmenin önemini artırıyor” dedi.
Tüm bitkisel dönemleri detaylı bir şekilde incelediklerini belirten Baştaş, “Kliniğimize gelen tüm çiftçileri adeta bir ‘hasta’ olarak değerlendirebiliriz. Hastanelerde nasıl kan ve idrar testleri yapılıyorsa, biz de tohum ve bitkiler üzerinde benzer analizler gerçekleştiriyoruz. Hastalıkların teşhisiyle kalmıyor, çiftçilere çözüm önerileriyle de yardımcı oluyoruz.” şeklinde ifade etti.
KGTÜ Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Mehmet Kılıç, tarımı desteklemek amacıyla kar amacı gütmeden çiftçi odaklı faaliyet yürüttüklerini ve sadece Konya’ya değil, tüm Türkiye’ye hitap edecek ölçekte bir donanıma sahip olduklarını aktardı.
