Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, 17 Nisan tarihinde gerçekleştirdiği toplantının özetini kamuoyuyla paylaştı. Özette, küresel ticaret politikalarıyla ilişkili belirsizliklerin artması ve son dönemde uygulanan korumacı önlemlerin etkileri gündeme getirildi. Bu gelişmelerin küresel ekonomi ve finansal piyasalar üzerindeki risklerin artmasına sebep olduğuna işaret eden TCMB, küresel büyüme görünümünün olumsuz yönde etkilendiğini vurguladı.
Özette, birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkenin büyüme tahminlerinin aşağı yönlü olarak güncellendiği bildirildi. Özellikle Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla hesaplanan küresel büyüme endeksi de önemli bir değişiklik geçirdi; 2025 yılı için büyüme beklentisi %2,1’den %1,7’ye, 2026 yılı için ise %2,4’ten %1,9’a indirildi.
Küresel talep görünümündeki olumsuzluk nedeniyle doğalgaz ve petrol fiyatları başta olmak üzere emtia fiyatlarında kaydedilen hızlı düşüşler dikkat çekti. ABD’nin ticaret politikalarının gelecekte izleyeceği yön ile diğer ülkelerin bu duruma verebileceği tepkilerin önemine vurgu yapan TCMB, devam eden jeopolitik risklerle birlikte bu durumların küresel ticaret ve iktisadi faaliyet üzerindeki etkilerini risk faktörü olarak değerlendirdi.
Özette, tarife artışlarının enflasyon üzerindeki etkilerinin ülkeden ülkeye farklılık gösterdiği, özellikle ABD’de enflasyon beklentilerinin bir miktar artış gösterdiği ifade edildi. Bu bağlamda, küresel enflasyondaki düşüşün yavaşlayacağı ve merkez bankalarının faiz indirim süreçleri sırasında temkinli davranacağı öngörüldü.
Türk lirası (TL) mevduat faizlerinin, 7 Mart tarihine kıyasla 275 baz puan artarak 11 Nisan tarihi itibarıyla %51,9 seviyesine ulaştığı belirtildi. Özette, TL ticari kredi faizlerinin 449 baz puan artarak %54,9, ihtiyaç kredisi faizlerinin ise 555 baz puan artarak %69,7 seviyesine yükseldiği kaydedildi. Konut kredisi faizlerinde ise 26 baz puanlık bir azalma yaşanarak %39,6 seviyesine geriledi. Ayrıca, taşıt kredisi faizlerinin de 26 baz puan artarak %43,0 seviyesinde olduğu ifade edildi.
Özette, bireysel kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalamasının, 7 Mart-11 Nisan dönemi itibarıyla %2,3’e düştüğü ifade edildi. Bu azalış, kredi kartı büyümesindeki yavaşlamadan kaynaklanıyordu. Dönem içinde tüketici kredilerinin alt kırılımlarında büyümede artış görülürken, TL ticari kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması %1,7’den %3,6’ya yükseldi. Yabancı para (YP) kredilerinde ise kur etkisinden arındırılmış 4 haftalık büyüme oranları %2,0’dan %0,4’e geriledi.
28 Mart tarihindeki kararla, ihtiyaç kredilerinde kullandırılan kredili mevduat hesapları için üçten fazla taksitli olanların kredi büyümesi sınırlarına dahil edildiği belirtildi. Ayrıca, YP kredi büyüme sınırından istisna tutulan yatırım kredilerinin kapsamına dair değişiklikler olduğu ifade edildi.
TCMB’nin brüt uluslararası rezervlerinin 7 Mart’tan 11 Nisan’a kadar 22,4 milyar ABD doları azalarak 147,5 milyar ABD doları seviyesine gerilediği belirtildi. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk priminin (CDS) 5 Mart’tan itibaren 343 baz puan seviyesine yükseldiği ve TL’nin 1 ay vadeli kur oynaklığının %18,9, 12 ay vadeli kur oynaklığının ise %26,1 seviyesine çıktığı vurgulandı.
Ayrıca, D