İzmir’de yaşayan bir Suriyeli kadın, 61 yıl boyunca Suriye’yi yöneten Baas rejiminin devrilmesini, iş yerindeki arkadaşlarıyla birlikte “Hür doğdum, hür yaşarım” şarkısını söyleyerek coşkuyla kutladı. Kadın, bu özel anı kutlamak için iş yerine mumlarla süslenmiş bir kekle geldi. Kutlama anları, çevresindekiler tarafından cep telefonlarıyla kaydedildi ve sosyal medyada paylaşıldı. Video, hızla birçok kullanıcı tarafından izlendi ve paylaşıldı.
Videoda, Suriyeli kadın iş arkadaşlarına hitaben “Bu bizim gerçek kutlamamız. Biz sonunda 60 yıldan sonra özgür olduk. Ve artık hiçbir Suriyeli mülteci değil. Bir Suriyeli mülteci sadece Esed’dir. Biz şimdi özgürüz.” ifadelerini kullanarak duygularını dile getiriyor. Bu sözler, kadınların önlerine gelen tüm engelleri aşma arzusunu ve Baas rejiminin getirdiği baskılara karşı duyulan derin özlemi sembolize ediyor.
Daha sonra kadın, durumu daha da coşkulandırmak amacıyla “Hür doğdum hür yaşarım, kime ne kime ne? Köle miyim sana ben, sana ne sana ne?” sözlerini içeren şarkıyı seslendirmeye başladı. Bu sırada iş arkadaşları da ona eşlik etti ve alkışlarla kutlamayı desteklediler. Gözyaşı dökerek hüzün ve sevinci aynı anda yaşayan kadın, kutlamanın ardından iş arkadaşlarıyla sarıldı, güçlü bir dayanışma örneği sergiledi. Bu anlar, birçok kişinin duygusal bir bağ kurmasına neden oldu ve birlikte olmanın gücünü bir kez daha hatırlattı.
Bu olay, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda bir toplumsal değişimin ve özgürlük arayışının sembolü olarak öne çıkıyor. Baas rejiminin baskıcı yönetiminden kaçış ve özgürlük arayışının vurgulandığı bu tür anlar, toplulukların içinde bulundukları zor koşullara karşı direnç sergilesine de bir örnek teşkil ediyor. Kadın, sadece kendisi için değil, tüm Suriyeliler için daha iyi bir geleceği simgeliyor.
İzmir’deki bu kutlama, sosyal medya aracılığıyla geniş kitlelere ulaştı. İnsanlar, böyle olayların sadece bireysel değil, toplumsal özgürlük mücadelesinin de bir parçası olduğunu anlamalı. Baas rejimi altındaki hayatları sırasında yaşananlardan bu kadar etkilenmiş bireylerin hikayeleri, toplumsal bellek ve tarih açısından son derece önemlidir. Bu tür canlı kutlamalar, buyurgan yönetimlere karşı bireylerin sesini yükseltmesi ve irade göstermesi için bir ilham kaynağı olabiliyor.