“`html
Türk Sporunda Kriz ve Çözüm Önerileri
Futbol, basketbol, voleybol gibi popüler branşlara göz attığımızda, Türkiye’deki spor kulüplerinin ve federasyonlarının mevcut krizlerin altında nasıl çaresiz kaldıklarını görmekteyiz. Günlük siyasi çıkar hesaplarının, köklü projelerin yerini aldığı bu dönemde, kulüpler ekonomik sıkıntılarla boğuşmakta, federasyonlar ise vizyonsuz bir yönetim sergilemektedir. Yetenekli sporcular, ya kariyerlerinde kaybolup gidiyor ya da en küçük bir fırsatta yurtdışına çıkarak daha iyi koşullarda rekabet etmek üzere yola çıkıyor.
Özellikle Kadınlar Futbol Ligi’nde ortaya çıkan olumsuz durumlar, bu olgunun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Maaş ödemelerinin aksaması, profesyonel lig olarak adlandırılan yapının amatör bir düzeyde yönetilmesi gibi sorunlar yaşanmaktadır. Bazı kulüplerin kâğıt üzerinde takımlar kurup, sahaya bile eksik kadro ile çıkması gibi ciddi iddialar da gündemde. Maalesef, oyunculara verilen sözler tutulmazken, antrenman tesislerinin futbolcuların sağlığını tehdit eder derecelere ulaşması, durumun ciddiyetini artırmaktadır. Ayrıca, son iki hafta içinde toplamda 35 gol atan bir takımın varlığı, ligdeki sorunların boyutunu daha da derinleştiriyor.
Hakemlerin durumu ise ayrıca dikkat edilmesi gereken bir başka konu. Amatörlük ve bilgisizlik arasında gidip gelen Türk hakemleri, bazı olayların önüne geçebilmek için kendi çabalarını da göstermelidir. Her karşılaşmadan sonra belli kişilere poz vermek yerine, tarafsızlığı gözetmeleri ve profesyonelliği benimsemeleri gerekmektedir. Ancak bu noktada isim vermek istemiyorum çünkü bir soruşturma süreci devam etmektedir.
200-300 milyon Euro gibi büyük bütçelerle kurulan takımlarımız, Avrupa arenalarında köy takımlarına bile karşı etkisiz kalarak geri dönüyor. Özellikle Edirne ilinin ötesinde başarı gösteremeyen bu takımlar, ülke içinde de diğer ekipleri küçümseyerek mevcut ekosistemlerini devam ettirmektedirler. Bu durumu değiştirmeden, Türk sporunun geleceğine dair umutlarımız giderek azalıyor.
Türkiye, eğer spor alanında geleceği olan bir ülke olmayı hedefliyorsa, önce şu gerçeği kabul etmelidir: Spor, plansızlıkla, göz boyama hareketleriyle veya birkaç yıldız oyuncu çıkarmakla büyümez. Spor, bir ekosistem işidir. Bu ekosistemi oluşturabilmek için altyapıdan profesyonele, kadın ve erkek ayrımı yapmadan, şartları iyileştirerek ve sürdürülebilir projelerle desteklememiz gerekmektedir.
Bugün Kadınlar Futbol Ligi’nde yaşanan sıkıntılar sadece başlangıç niteliğindedir. Eğer bu tabloyu değiştiremezsek, yarın daha büyük bir spor çölü ile karşılaşma ihtimalimiz oldukça yüksektir. Bu nedenle, sorunların kökten çözülmesi için derhal adım atılması elzemdir.
“`
