Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatice Bengü Çobanoğlu, gırtlak kanserlerinin en erken belirtilerinden birinin yalnızca ses kısıklığı olabileceğini vurguladı. Özellikle üç haftadan uzun süren ses kısıklıkları söz konusu olduğunda, mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini belirtti. Doç. Dr. Çobanoğlu, bu durumu önemsediğini ifade ederek, ses kısıklıklarının yalnızca basit bir rahatsızlık belirtisi değil, aynı zamanda ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini dile getirdi.
Özellikle sesini fazla yoran bireylerin bu sorunla karşılaşabileceklerini aktaran Çobanoğlu, “Örneğin, öğretmenler uzun süre boyunca ders vermek zorunda kaldıklarında seslerini yorarlar ve bu durum ses kısıklığına sebep olabilir. Ancak önemli olan, sigara içimi gibi alışkanlıklara bağlı olarak ya da altta yatan kanser belirtisi olabilecek uzun süreli ses kısıklıklarıdır,” şeklinde konuştu.
Ses kısıklıklarının hafife alınmaması gerektiğini söyleyen Çobanoğlu, “Gırtlak kanserlerinin ilk belirtisi yalnızca ses kısıklığı olabilir. Bu nedenle, üç haftayı aşan ses kısıklıklarında mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır,” ifadelerini kullandı. Eğer ses kısıklığına polip ya da nodül gibi iyi huylu lezyonlar sebep oluyorsa, bu durumda ses terapisi ve cerrahi müdahalelerle çözüm sağlanabileceğini kaydetti. Çobanoğlu, “Altta yatan bir gırtlak kanseri varsa, ilk olarak biyopsi uygulanarak doğru tanı konulmalıdır. Erken evre gırtlak kanserleri, ağız yoluyla lazer kullanılarak çıkarılabilir ve hastalar aynı gün taburcu edilebilirler,” şeklinde bilgi verdi.
İleri evre gırtlak kanserlerine gelindiğinde ise radyo terapi olarak bilinen ışın tedavileri, cerrahi müdahale veya gırtlağın tamamen alınması gibi daha karmaşık tedavi yöntemlerinin gerektiğini vurguladı. Bu süreçlerin, hastanın durumuna göre değişiklik gösterdiğini ifade eden Çobanoğlu, tedavi seçeneklerinin çeşitliliği hakkında bilgi verdi.
“Kanserden değil, geç kalmaktan korkmalıyız”
Çobanoğlu, gırtlak kanserlerinde ses kısıklığına yutma güçlüğünün de eşlik edebileceğine dikkat çekerek, bu durumların başka sorunlarla birlikte gelişebileceğini kaydetti. “Ses kısıklığı, kulakta ağrıya neden olabilir, nefes darlığı yapabilir. Bazen hastalar boyundaki lenf bezlerine sıçrayan kanser olgularıyla karşılaşarak, boyunlarında şişlik gibi belirtilerle bize başvurabilirler,” dedi. Uzun süreli ve geçmeyen ses kısıklığı için hastaların, sigara ve alkol kullanımı yapmıyorsa dahi mutlaka bir kulak burun boğaz hekimine başvurmalarının önemine işaret etti.
“Hastalarımız, kanserden değil, geç kalmaktan korkmalı. Erken dönemde yapılacak müdahaleler, hastalığın ilerlemesini önleyebilir ve tedavi sürecini büyük oranda kolaylaştırabilir,” şeklinde sözlerini tamamladı. Bu bağlamda, halkın sağlık konusunda daha dikkatli olması ve belirtileri göz ardı etmemesi gerektiği vurgulandı.
