Marco Rubio, İran ile nükleer müzakerelere dair önemli açıklamalarda bulundu. The Free Press’e verdiği demeçte, İran’ın uranyum zenginleştirmeyi durdurması koşuluyla sivil nükleer programını sürdürebileceğini belirtti. Rubio, “Eğer İran sivil bir nükleer program istiyorsa, bunu zenginleştirilmiş materyali ithal ederek birçok ülkenin yaptığı gibi gerçekleştirebilir.” ifadesini kullandı ve bu yaklaşımın ülke için güvenli bir alternatif olduğunu vurguladı.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Rubio, İran’ın uranyum zenginleştirmeye devam etmesi durumunda, nükleer silah programı olmayan ama zenginleştirme faaliyetlerine devam eden tek ülke olacağını vurguladı. Bu durumun uluslararası alanda “sorunlu” bir hal alacağını ifade ederek, İran’ın bu tutumunun kaygı verici olduğunu dile getirdi.
2015 yılında eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde imzalanan nükleer anlaşmayı da eleştiren Rubio, bu anlaşmanın İran’a “kalıcı tavizler” sunduğunu, ancak karşılığında yalnızca “geçici taahhütler” alındığını öne sürdü. Bu durumun, İran’ın nükleer silah programı konusunda gereken kısıtlamaları sağlamadığına dikkat çekti.
Rubio, Donald Trump yönetiminin savaş istemediğini ve askeri güç kullanımını tercih etmediğini vurgulayarak, “Başkan, savaş başlatma vaadiyle kampanya yürütmedi. Askeri güce başvurmak yerine müzakereler yoluyla çözüm tercih edilmelidir.” dedi. Bu bağlamda, ABD’nin bölge üzerindeki askeri müdahalesinin daha büyük çaplı bir çatışmayı tetikleyebileceği konusunda uyarıda bulundu.
Rubio, diplomasi yolunun öncelikli olduğunu tekrar ifade ederek, “Barış şansı varsa, bu fırsatı sonuna kadar kullanacağız.” şeklinde konuştu. Ancak, şu anda İran ile herhangi bir anlaşma sağlanmasından henüz uzak olduklarını belirtti. Bu noktada, “Barış genellikle zordur ama biz, herkes için kabul edilebilir barışçıl bir sonuca ulaşmakta kararlıyız.” ifadesi ile müzakerelerin önemini bir kez daha vurguladı.
