Xinhua haber ajansının 28 Mart tarihinde yayımladığı bilgilere göre, Myanmar’daki askeri yönetimin enformasyon ekibi, bu tarihte meydana gelen depremlerle ilgili güncel bir açıklama yaptı. Açıklamada, Myanmar’daki depremlerin etkisi sonucunda ölü sayısının 2 bin 56’ya ulaştığı belirtildi. Ayrıca, yaklaşık 3 bin 900 kişinin yaralandığı ve ne yazık ki 270 kişinin de hâlâ kayıp olduğu ifade edildi.
Olayın etkilerinin sınır tanımadığını gösteren diğer bir gelişme ise, depremlerin şiddetli bir biçimde hissedildiği komşu ülke Tayland’ın başkenti Bangkok’ta yaşandı. Burada hayatını kaybedenlerin sayısının 17’ye, yaralı sayısının ise 32’ye çıktığı bildirildi. Bununla birlikte, Tayland’da da 83 kişinin hâlâ kayıp olduğu bilgisi aktarıldı ve yetkililer kayıplarla ilgili çalışmaların sürdüğünü vurguladı.
Myanmar’ın orta kesiminde yer alan Sagaing bölgesinde ise 7,7 ve 6,4 büyüklüğünde iki büyük deprem meydana geldi. Bu depremler, özellikle bu bölgedeki alt yapı ve konutlar üzerinde büyük yıkıma neden oldu. Yerel yetkililer, depremlerin yol açtığı hasarların boyutunu ve can kaybını anlamak için acil durum ekiplerinin çalışmalarını sürdürdüğünü açıkladı.
Halk arasında derin bir infial yaratan bu olaylar, doğal felaketlerin getirdiği yıkımın ne denli ciddi olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Myanmar’da yaşayan insanlar, kayıpların artmasından endişe ederken, hükümetin depremlerin yarattığı sorunlara ne kadar hızlı ve etkili bir çözüm üretebileceği sorgulanıyor. Uluslararası yardım kuruluşlarının da devreye girmesi bekleniyor, zira felaketten etkilenen bölgelerde acil insani yardıma ihtiyaç duyulmakta.
Özetle, 28 Mart’ta Myanmar’da meydana gelen bu yıkıcı depremler, hem yerel halk hem de uluslararası toplumu derinden sarsmış durumdadır. Can kaybının artışıyla birlikte bölgedeki yeniden yapılanma çalışmalarının başlatılması gerekliliği ortada. Tayland’da da benzer kayıpların yaşanması, depremlerin etkisinin sadece Myanmar ile sınırlı olmadığını gösteriyor.
