Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, enflasyonla mücadele çerçevesinde Türkiye Lirası (TL) değerinin korunmasını amaçlayan yeni düzenlemelerini açıkladı. Bu düzenlemeler, TL mevduatlarının cazibesini artırmayı ve döviz mevduatlarının oranını azaltmayı hedefliyor. Merkez Bankası’nın aldığı kararların bankacılık sektörüne olan etkileri de giderek daha belirgin bir şekilde ortaya çıkmaya başladı.
Zorunlu Karşılık Oranlarında Değişiklik
Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu, geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği toplantının ardından yeni düzenlemeleri kamuoyu ile paylaştı. Bu yeni düzenlemeler kapsamında, vadesiz ve 3 aya kadar vadeli TL mevduatlar için uygulanan zorunlu karşılık oranı, yüzde 15’ten yüzde 17’ye yükseltildi. Buna ek olarak, yabancı para mevduatları için zorunlu karşılık oranı da yüzde 5’ten yüzde 4’e indirildi. Aynı zamanda, tüzel kişiler için TL mevduat hedefinin kaldırıldığı ve kur korumalı mevduattan TL’ye geçiş hedefinin ise yüzde 75’ten yüzde 70’e düşürüldüğü duyuruldu. Bu düzenlemeler, TL’ye olan talebi artırma amacı taşımaktadır.
TL Mevduatın Payı Zirveye Ulaştı
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan veriler doğrultusunda, 15 Kasım haftasında toplam mevduatlar içinde TL mevduatlarının payı yüzde 57,45 seviyesine çıkarak Ocak 2017’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Yabancı para mevduatlarının payı ise yüzde 42,55’e gerileyerek, bir önceki yılın Haziran ayında kaydedilen yüzde 72,8’lik rekor seviyeden kayda değer bir düşüş yaşandı. Bu durum, TL’nin değer kazanmasına yönelik yapılan düzenlemelerin etkisini gösteriyor.
Bankacılık Sistemi Üzerindeki Etkiler
Merkez Bankası’nın açıklamaları çerçevesinde, TL mevduatlara uygulanan zorunlu karşılık oranlarındaki 2 puanlık artış, bankacılık sisteminden yaklaşık 138 milyar TL’nin piyasadan çekilmesine sebep olacağını tahmin ediliyor. Diğer yandan, yabancı para mevduatına uygulanan zorunlu karşılık oranındaki 1 puanlık indirim ise, bankacılık sisteminin TL likiditesini 60 milyar TL artırma potansiyeline sahip. Bu tür değişikliklerin doğrudan kredi faizleri üzerinde küçük bir artışa yol açabileceği öngörülse de, genel piyasa dinamiklerini fazla etkilemeyeceği ifade edilmektedir.
Piyasa Beklentileri
Bankacılık sektörü kaynakları, uygulanan düzenlemelerin kredilerde sınırlı bir faiz artışına neden olabileceğini, ancak bu kararların genel piyasa hareketlerini etkilemeyecek ölçekte olduğunu belirtti. Aynı zamanda, döviz kurları üzerindeki baskının azalması ve TL’ye olan talebin artmasının beklenildiği ifade edilmektedir. Bu durum, Merkez Bankası’nın politikalarının TL’nin değerini koruma konusundaki etkinliğini gözler önüne sermektedir.
Kaynak: Haber Merkezi