İngiltere hükümetinin İsrail’e silah satışını durdurması talebinde bulunan protestocular, “Özgür Filistin”, “Hepimiz Filistinliyiz” ve “Nehirden denize, Filistin özgür olacak” sloganlarıyla meydanda bir araya geldi.
Etkinlikte sahneden katılımcılara hitap eden Nükleer Silahsızlanma Kampanyası Genel Sekreteri Kate Hudson, “İsrail’in öldürme eylemleri artarak devam ediyor. Gazze ve işgal altındaki bölgelerde yoğunlaşan bir soykırım yaşanıyor.” ifadesini kullandı.
Londra’da binlerce kişi, Filistin’e destek amacıyla bir gösteri gerçekleştirdi.
Göstericiler, İsrail’in Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırılarına karşı seslerini yükseltti https://t.co/vi5WWj0Pt3 pic.twitter.com/3y5tY9GMlO
— Anadolu Ajansı (@anadoluajansi) 19 Ekim 2024
Hiroşima ve Nagazaki’deki atom bombası saldırılarından kurtulanların derneği olan Nihon Hidankyo’nun 2024 Nobel Barış Ödülü’nü kazandığını hatırlatan Hudson, derneğin Eş Başkanı Mimaki Toşiyuki’nin ödülün Gazze’de ateşkes için çalışanlara verileceği umudunu dile getirdiğini belirtti.
Hudson, “İsrail’in durmaksızın yürüttüğü katliam kabul edilemez. Hükümetimizin bu ölümlere rağmen İsrail’e verdiği destek de kabul edilemez. Hatırlayın ki, Gazze’deki çatışmalarda bazı İsrailli bakanlar, Gazze’ye nükleer bomba atılması gerektiğini öne sürdü. Biz kimin yanında olduğumuzu biliyoruz. Hiroşima ve Nagazaki halkının yanında, Gazze ve Lübnan halkının yanında duruyoruz. Her iki tarafın kayıplarına eşit bir üzüntüyle yaklaşmalıyız.” dedi.
Yazar ve komedyen Alexei Sayle, Amerikalı yazar James Baldwin’in “Bombalanan her köy benim vatanımdır” adlı şiirini seslendirdi.
“Kalbi ve gözü olan herkes buna karşı çıkmalı”
Gazze’de 8 aile ferdi kaybeden Filistinli gazeteci İbrahim Hadra, AA muhabirine, yaşamının en zorlu dönemini geçirdiğini ifade etti.
İnsan haklarına saygı gösteren ülkelerin bile Gazze’yi görmezden geldiğini söyleyen Hadra, “Gazzelilerin uğradığı acılara kimse aldırış etmiyor. Sadece sokaklara dökülen protestocular duruma duyarlılık gösteriyor.” dedi.
Hadra, “Son bir yılda hayat anlayışım tamamen değişti.” şeklinde konuşarak, dünyanın önde gelen ülkelerinin Gazze ile ilgili protestoları ve haberlere kayıtsız kalmasını eleştirdi.
Hadara, “Gözleri ve kalbi olan biri, her gün Gazze’den gelen fotoğrafları görüp bu durumu destekleyemez. ‘İsrail’in kendini koruma hakkı vardır’ demek yanlıştır. Bu savunma değil, bir yıl boyunca çocukları öldürmekle kendinizi koruyamazsınız. Kalbi ve gözü olanların bu duruma karşı durması şart. Eğer durmuyorsanız, onları onaylıyor demektir. Bu şekilde, onların kontrolü altındasınız.” ifadelerini kullandı.
Katie adındaki bir eylemci, Gazze’deki artan saldırılara dikkat çekmek amacıyla gösteriye katıldığını belirtti.
İngiliz halkının hükümetine rağmen bu durumu kabullenmediğini vurgulayan Katie, hayatını kaybeden sivilleri anmak için çiçek getirdiğini söyledi.
Katie, “Herkes gördüklerinden etkileniyor. Masum çocukların öldürülmesi, gençlerin hayatlarından koparılması son derece üzücü.” dedi.
Tammy isimli başka bir eylemci, bir yıl boyunca Gazze’deki sivil kayıpları dile getirerek, “İngiltere hükümeti, ABD’nin savaş makinesiyle işbirliği yapıyor. Bu durum bizim adımıza yapılan bir şey, bu gerçekten üzücü.” dedi.
İngiliz hükümetine, İsrail’e silah satışını durdurması yönünde çağrıda bulunan Tammy, “Biraz insani duygular gösterin. Neden bir Filistinlinin yaşamı bizimkisi kadar değerli olmasın? Bunu nasıl desteklersiniz? Her insan eşittir.” diye ekledi.
Downing Caddesi girişinde anma köşesi kuruldu
Yapılan konuşmaların ardından eylemciler, Başbakanlık Ofisi’nin bulunduğu Downing Caddesi’ne yürüdü.
Burada, katılımcılar yanında getirdikleri çiçekler ve oyuncaklarla bir anma köşesi oluşturdu.
Gazze’de yaşamını yitirenler için Downing Caddesi girişinde bir dakikalık saygı duruşu yapıldı; bazı eylemciler ise gözyaşlarına hakim olamadı.
Bir gösterici, “Sir” unvanına sahip Başbakan Keir Starmer’a yönelik, “Sir Kid Starver (Çocukları aç bırakan) senden utanıyoruz” yazılı bir pankartı anma köşesine bıraktı.
Bu köşeye ayrıca çok sayıda mektup ve şiir bırakıldı.
