Cumhuriyet tarihinin en özgün eğitim modellerinden biri olan Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 85. yılı, Karşıyaka’da düzenlenen anlamlı bir etkinlikle anıldı. Bu özel program kapsamında, Köy Enstitüsü mezunu yazar Ali İçerler’in kaleme aldığı yeni kitabı da okuyucularla buluştu. Bu etkinlik, geçmişin izlerini günümüze taşıyarak, Köy Enstitüleri’nin eğitim sistemindeki yerini yeniden hatırlatmayı amaçladı.
Anlamlı kutlama Çarşı Kültür Merkezi’nde yapıldı
Etkinlik, Atatürkçü Düşünce Derneği Karşıyaka Şubesi, Türkiye Kadınlar Birliği Karşıyaka Şubesi, Eğitim-İş 3 No’lu Şube ve Yeni Nesil Köy Enstitüleri Derneği Karşıyaka Şubesi’nin iş birliğiyle organize edildi. “Unutulmuş Bir Devrim: Köy Enstitüleri” başlıklı anma programı, Çarşı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinliğin sunuculuğunu Mehmet Necati Şentürk üstlenirken, Ali İçerler de “Neydi O Köy Enstitüleri” isimli kitabını imzalayarak katılımcılarla bir araya geldi.
Programın açılışında söz alan isimler arasında Türkiye Kadınlar Birliği Karşıyaka Şube Başkanı Mehpare Özkaban, Eğitim-İş 3 No’lu Şube Başkanı Barış Düdü, Yeni Nesil Köy Enstitüleri Derneği Karşıyaka Şube Başkanı Emin Öztürk ve Atatürkçü Düşünce Derneği Karşıyaka Şube Başkanı Ufuk Yıldırım yer aldı. Ali İçerler ise bu önemli organizasyonda katkıda bulunan tüm kurumlara teşekkürlerini sundu.
Panelde eğitim modeli masaya yatırıldı
Etkinlikte gerçekleştirilen panelde, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Münevver Aktaş ile araştırmacı ve koleksiyoncu Haldun Cezayirlioğlu konuşmacı olarak yer aldı. Aktaş, Köy Enstitüleri’nin dönemin eğitim sistemine olan katkılarını ve kapatılma sürecini hukuki bir perspektiften ele alırken; Cezayirlioğlu, enstitülerin toplumsal ve kültürel mirasını görseller ve anekdotlarla dinleyicilere aktardı.
Programın sonunda, Türkiye-Yunanistan Kültür Sanat Projeleri Direktörü Evrim Ateşler’in liderliğinde bir mandolin topluluğu dinleti sunarak etkinliğe müzikal bir dokunuş yaptı. Katılımcılar, etkinlik boyunca nostaljik anlar yaşadı ve Köy Enstitüleri’nin günümüzdeki eğitim sistemine ışık tutan özelliklerini yeniden hatırlama fırsatı buldu. Bu anlamlı kutlama, geçmişe yapılan bir yolculuk olmasıyla beraber, Türk eğitim sisteminin köklü geçmişine de bir saygı duruşuydu.
Kaynak: Bülten