Kapıkule Sınır Kapısı, Türkiye’nin en yoğun kara sınır kapılarından biri olarak bilinirken, burada meydana gelen olaylar, gümrük güvenliği açısından oldukça dikkat çekicidir. Son günlerde, sahte emeklilik belgeleriyle Türkiye’ye kaçak olarak sokulmaya çalışılan lüks araçların ele geçirilmesi, özellikle Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü ekiplerinin etkin çalışmaları sonucunda mümkün olmuştur.
Bu süreçte, yurt dışında emeklilik statüsünde olduklarını beyan eden bazı kişilerin, lüks araçları usulsüz bir şekilde Türkiye’ye sokmaya çalıştıkları tespit edilmiştir. Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü ekipleri, bu tür sahte belgelerle araç getiren kişilere karşı titiz bir çalışma yürütmektedir.
Yurt dışında ikamet eden ancak emekli olma şartlarını taşımayan kişilerin, bulundukları ülkelerde geçerli olan gümrük yasaları gereği Türkiye’de iki yıl süreyle kullanılabilmesi mümkün olmayan yabancı plakalı araçları, Bulgaristan gibi bazı ülkelerin makamlarından düzenlenmiş sahte belgeler kullanarak ülkeye sokmayı denedikleri ortaya çıkmıştır. Böylece bu kişilerin, gerçek durumu sakladıkları gözler önüne serilmiştir.
Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün koordinasyonunda yürütülen bu operasyonda, yabancı plakalı araç getiren şahısların şüpheli belgeleri hakkında detaylı bir inceleme süreci başlatılmıştır. Şüpheli belgelerin doğruluğunu kontrol etmek amacıyla Edirne Gümrük Muhafaza ekipleri, Bulgaristan makamlarından gerekli bilgileri temin etmektedir.
Bu kapsamda, yapılan çalışmalar sonucunda, Edirne gümrük muhafaza ekipleri tarafından milyonlarca lira değerinde birçok araca el konulmuştur. Ancak, çalışmalar halen devam etmekte olduğundan dolayı, şu an yakalanan araç sayısına dair kesin bir bilgi paylaşımında bulunulmamıştır.
Bu tür usulsüzlüklerle mücadele kapsamında, araçları yurda kaçak olarak sokmaya teşebbüs eden kişiler hakkında Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sahte belge düzenlendiği şüphesiyle bir soruşturma başlatılmıştır. Türkiye’nin gümrük mevzuatının ihlali ve sahte belgelerle yapılmaya çalışılan bu tür işlemler, uluslararası düzeyde daha ciddi bir şekilde ele alınması gereken bir problem olarak dikkat çekmektedir.