Umurlu, Serçeköy ve Kocagür Mahallesi’nden geçerek Büyük Menderes Nehri ile buluşan bir kanal, çevresel sorunlarla karşı karşıya. Yakın zamanlarda, bu kanalda gözlemlenen su rengi, özellikle zeytinyağı fabrikalarının atıkları nedeniyle siyah bir hale büründü. Yerel halk ve çevre koruma uzmanları, bu durumu giderek artan bir endişe ile izlemekte.
Olayın yankıları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekiplerinin duruma müdahale etmesiyle daha da büyüdü. İhbarda bulunulmasının ardından hemen inceleme başlatıldı. Yetkililerin durum tespiti için yürüttüğü bu çalışmalar, bölgedeki kirli suyun kaynağını belirlemek adına kritik bir öneme sahip. Bu süreç, hem çevresel sağlık hem de tarımsal faaliyetler açısından büyük önem taşıyor.
Serçeköy Mahallesi’nde yaşayan Zihni Baysal, durumu gazetecilere aktarırken oldukça endişeli olduğunu dile getirdi. Baysal, “Bir süredir bu suyun çok yoğun bir şekilde kirli aktığını gözlemliyoruz” şeklinde konuştu. Yerel halkın şikayetleri, bölgedeki suyun kalitesinin tarımsal faaliyetler için yeterince güvenli olmadığını ortaya koymakta.
Baysal, sorunun çözülmesi gerektiğinin altını çizerken, “Bu su çevreye hem kötü koku yayıyor hem de içerdiği toksik maddeler nedeniyle tarım açısından elverişsiz” ifadelerini kullandı. Suyun içinde hiçbir canlının yaşayamayacağına inandığını belirten Baysal, “Kaynağının tespit edilmesi ve tarımsal alanların bu toksik maddelerden arındırılması gerekmektedir. Aynı zamanda çevre sağlığı açısından da bu durum zararlıdır” dedi. Suyun, Büyük Menderes Nehri’ne ulaşarak Bafa Gölü’ne kadar gittiğini vurguladı.
Bu yaşananlar, su kirliliğinin yalnızca bir çevre sorunu değil, aynı zamanda halk sağlığı ve tarımsal üretim açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu gösteriyor. Yerel halk, bu sorunların çözümü konusunda acil adımlar atılmasını bekliyor. Kanaldaki kirli suyun durumu, bölgedeki doğal yaşamı ve ekinleri tehdit etmekte, bu nedenle özellikle zeytinyağı fabrikalarının atıklarının yönetimi konusunda ciddi önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.