Hayatın her alanında başarılı bir şekilde yer alan kadınlar, sağlık alanındaki katkılarıyla da dikkat çekiyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Anadolu Ajansı (AA) ekibi, kadın sağlık personelinin zorlu mesaisini görüntüledi. Bu bağlamda, Kırklareli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan kadın sağlık profesyonellerinin hikayeleri, sağlık sektöründe kadınların yerinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Kırklareli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde görevli doktor Şebnem Kader, yaklaşık 23 yıldır hastalara hizmet vermekte. Yeni doğan yoğun bakımda çalışmanın zorluklarını dile getiren Kader, kendi bebeğinin erken doğumu ve yaşadığı yoğun bakım deneyiminin bu alana yönelmesinde etkili olduğunu belirtti. “Her hastaya kendi evladım gibi özveriyle yaklaşarak gerekli desteği vermeye çalışıyorum,” diyen Kader, sağlık sektöründe kadın olmanın zorluğunu ama aynı zamanda gurur vericiliğini de vurguladı. Kadınların her zorluğu aşabilme gücüne sahip olduğunu ifade etti.
“Kadınların gücü, erkeklerin tahmin ettiğinden çok daha ileridir”
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak 16 yıldır görev yapan doktor Fulya Oğuz Türkyılmaz, mesleğini ilk günkü heyecan ve sevgisiyle sürdürdüğünü belirtti. Çocukluk hayalı olan doktorluktan dolayı duyduğu mutluluk ve çalışma azmi, meslek hayatında birçok güzel anıya tanıklık etmesine yol açmış. Doğumdan sonra, bazı anne adaylarının kızlarına “Fulya” adını vermesi, mesleğinin kutsallığını bir kez daha anlamasını sağlamış. Türkyılmaz, “Kadınların gücü, erkeklerin tahmin ettiğinden çok daha ileridir. Bir erkeğin yaptığı her şeyi kadın yapabilir, ama bir kadının yaptığı her şeyi maalesef bir erkek yapamaz,” diyerek kadınların güçlü yönlerini vurguladı.
“Hem kadın olmak hem de afet çalışanı olmak zor bir iş”
İl Sağlık Müdürlüğü UMKE sorumlusu Selin Telo, 2011 yılında Şırnak’ta başladığı mesleği gereği istediği zaman afet alanında görev almakta. “Hem kadın olmak hem de afet çalışanı olmak zor bir iş. Çocuklarımı bırakıp afet alanına gidiyoruz,” diyen Telo, zor şartlar altında insanlara yardım etmenin kendisine sağladığı gurur ve tatmin duygusundan bahsetti. Afet anındaki belirsizlikler ve zorluklar altındaki çalışma azmi, Telo’nun bu alana olan bağlılığını pekiştiriyor.
“İnsanları ve mesleğimizi çok seviyorum”
Kırklareli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan Nurten Demiralp, kariyerine 1990 yılında başladı ve 35 yıl boyunca sürdürdü. Mesleğini severek yaptığını ifade eden Demiralp, karşılaştığı tüm zorlukları aşabilme gücüne sahip olduğunu belirtti. “İnsanları ve mesleğimi çok seviyorum. Karşımdaki insana faydalı olduğumu hissettiğimde ve sonuçlarını aldığımda bu benim için çok önemli,” diyerek mesleğinin tatmin edici yanlarına dikkat çekti.
Eğitim ve Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Merkezi’nde görevli Gülçin Ateş, hastalara yardımcı olabilmek ve onlara destek sağlamak adına hemşire olma kararı aldığını, hatta mesleğine adeta aşık olduğunu ifade etti. “Hastaya yardımcı olduğumda ve onları mutlu ettiğimde mesleğimi severek yapıyorum,” şeklinde konuşan Ateş, sağlık alanındaki kadınların özverisini gözler önüne serdi. Hastane bünyesinde veri giriş personeli olarak görev yapan Duygu Eker, insanlara ve hastalara yardım etmeyi çok sevdiğini; tıbbi sekreter olarak görev yapan Rümeysa Altınok ise iki yıllık iş hayatında sağlık sektöründe olmanın mutluluğunu yaşadığını belirtti
