İzmir’de ikamet eden Elektrik ve Elektronik Mühendisi Kürşat Yurdagül, geliştirdiği deprem erken uyarı sistemi ile dikkat çekici bir başarıya imza atmıştır. Sistem, geçtiğimiz günlerde İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen depremi tam 9 saniye öncesinden haber vererek, bu alandaki etkinliğini gözler önüne serdi. Daha önce Kahramanmaraş’ta yaşanan yıkıcı depremlerde de başarılı bir şekilde çalışarak ciddi risklerin önüne geçtiği biliniyor.
Kürşat Yurdagül’ün tasarladığı bu sistemin ana hedefi, yalnızca insan tahliyesi yapmak değil, aynı zamanda yangın ve patlama gibi ikincil riskleri önlemektir. Bu sayede, depremin yol açabileceği ek felaketlerin önceden tespit edilmesi ve engellenmesi sağlanmaktadır.
Deprem Anında Aktivasyon ve Risk Yönetimi
Bu yenilikçi deprem erken uyarı sistemi, depremin meydana gelmesinin ardından hemen devreye girmekte ve kritik aleyhine olan riskleri ortadan kaldırma görevini üstlenmektedir. Özellikle İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen son depremde, sistemin 9 saniye öncesinden yaptığı uyarı, birçok kişinin ve malın zarar görmesini önlemiştir. Daha önceki Kahramanmaraş depremlerinde de etkin rol üstlenen sistemin, bir felaket durumunda yangın ve patlama gibi ikincil felaketleri önlemekteki önemine vurgu yapılıyor.
Yurdagül, sistemin temel çalışma mantığını şu şekilde açıklamaktadır: “Cihaz, fay hattı üzerindeki sismometrelerden gelen sinyalleri internet aracılığıyla sunucuya gönderir. Sunucu, bu verileri anında analiz ederek risk altındaki bölgelere uyarı gönderir. Deprem başlamadan önce elektrik ve doğal gaz gibi sistemleri otomatik olarak kapatarak olası tehlikeleri bertaraf eder; ayrıca asansörleri en yakın kata çekip devre dışı bırakır.” Bu sayede, deprem sonrası oluşabilecek ek felaketlerin önlenmesine yönelik önemli bir adım atılmış olmaktadır.
Uyarı Süresinin Belirleyicileri
Uyarı süresinin depremin merkez üssüne olan uzaklığı ve fay hattının kırılma hızıyla doğrudan bağlantılı olduğunu belirten Yurdagül, İstanbul’daki son depremde cihazın 9 saniye önce uyarı verdiğini ifade etti. Bu uyarı süresinin bazı depremlerde 20 saniyeye kadar çıkabileceğini de vurguladı. Örneğin, 100 kilometre uzaklıktaki bir fay hattında kırılma hızı 5 km/saniye olarak gerçekleştiğinde, cihaz 20-22 saniye öncesinde uyarıda bulunabilir. Ancak kırılma hızı arttıkça bu süre kısalmaktadır. Bu özellik, sistemin yalnızca can güvenliğini sağlamakla kalmayıp, maddi hasarları da en aza indirmeye yönelik önemli bir çözüm sunduğunu gözler önüne seriyor.
Resmi Sertifikasyon ve Kamu Kurumlarıyla İş Birliği
Geliştirilen sistem, yüksek standartlarla güvenlik ve etkinlik sağlamak adına Teknolojik Ürün Belgesi, Yerli Üretici Belgesi ve ISO sertifikalarına sahiptir. Yurdagül, ürünün Devlet Malzeme Ofisi aracılığıyla kamu kurumlarına da sunulduğunu vurguladı. Özellikle Kahramanmaraş depremi sırasında Adana’daki bir fabrikada gerçekleşen olaylar, sistemin ne denli etkili olduğunu kanıtlar nitelikte. Yurdagül, “Yan fabrikalarda yangın çıkarken, bizim sistemin kurulu olduğu tesiste ciddi bir risk yaşanmadı. Bu durum sistemin başarısını gösteriyor” dedi.
Yerli Çözüm ile Risklerin Azaltılması
Deprem riski yüksek olan Türkiye gibi bir ülkede, yerli üretim ve erken uyarı sistem