İzmir Şehir Hastanesi, 2024 yılında gerçekleştirdiği kök hücre bağışı kampanyası ile dikkatleri üzerine çekti. Hastane, 147 bağışçıdan kök hücre toplayarak Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKKÖK) paydaşları arasında en üst sırada yer almayı başardı. Hastanenin Terapötik Aferez Merkezi Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Zehra Narlı Özdemir, bu başarıyı İzmir halkının göstermiş olduğu duyarlılığa ve hastanenin güçlü altyapısına atfetti.
“İzmir ve Ege Bölgesi halkının duyarlılığı çok önemli”
Doç. Dr. Zehra Narlı Özdemir, kök hücre bağışı toplama çabalarının geçmişte Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yürütüldüğünü, ancak İzmir Şehir Hastanesi’nin hizmete açılması ile birlikte bu çalışmaların burada devam ettiğini belirtti. Özdemir, İzmir ve Ege Bölgesi halkının kök hücre bağışına karşı duyarlılığının bu başarıda kritik bir rol oynadığını vurguladı.
“147 hayata dokunduk, 17 kök hücreyi yurt dışına gönderdik”
Özdemir, 2024 yılının ilk on ayında toplamda 147 kök hücre bağışçısından örnek toplandığını ve bu süreçte 17 kök hücrenin yurt dışına gönderildiğini ifade etti. Kök hücrelerin gönderildiği ülkeler arasında Finlandiya, Kanada, ABD, Fransa ve İtalya yer alırken, bu bağışların uluslararası iş birliği ile gerçekleştirildiğini ve kalitelerinin onaylandığını da sözlerine ekledi.
“Kök hücre bağışı işlemi kolay ve zararsız”
Kök hücre bağışı sürecine dair bilgilendirme yapan Özdemir, bağışçılara kök hücrelerini toplamak amacıyla uygulanan aşılamaların ve aferez yöntemlerinin oldukça güvenli olduğunu belirtti. Bağışçıların sağlık durumunun sürekli takip edilmesi sayesinde işlemin zararsız olduğunu vurguladı. Kök hücre bağışı işleminin, kan bağışı süreci gibi sadece 4,5 saat sürdüğünü ifade eden Özdemir, bu süreçte herkesin gönüllü olarak katkıda bulunabileceğini belirtti.
Bağışçılar için kimlik ve sağlık bilgileri gizli tutuluyor
Bağışçıların kimlik ve sağlık bilgileri hakkında gizlilik politikalarına uymaya özen gösterdiklerini belirten Özdemir, her bağışçının bilgilerinin güvenli bir şekilde korunduğunu belirtti. Yalnızca bağışçı ile eşleşme sağlandığı durumlarda kendilerine ulaşarak onay alınacağını vurguladı. Bu durum, bağışçıların kişisel bilgilerinin herhangi bir gizlilik ihlaline maruz kalmadığını göstermektedir.
“Herkesin yapabileceği bir iyilik”
35 yaşındaki bir bağışçı, kök hücre bağışı sürecini kendi deneyimiyle anlatarak, bu deneyimi “anlatılamaz bir deneyim” olarak tanımladı. 2019 yılında kan vererek TÜRKKÖK sistemine dahil olduğunu ve ilerleyen süreçte kendisine ulaşılarak kök hücresinin bir hasta ile uyumlu olduğu bilgisinin verildiğini belirtti. Bağışçıların, kök hücre bağışını zorlu bulmadıklarını ve bu eylemin topluma fayda sağladığını ifade etmesi, kök hücre bağışının daha geniş kitlelere yayılmasına yönelik bir çağrı niteliğindedir.
Kaynak: Haber Merkezi