Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından sağlanan bilgileri esas alarak, 2023 tarihli sarsıntılar arasında dikkat çeken bir olay gerçekleşti. 18 Ekim 2023 tarihinde, Türkiye’nin Ege Bölgesi’nde bulunan İzmir Körfezi merkez üssü olarak belirtilen bir deprem meydana geldi. Deprem, saat 02.18’de kaydedildi ve büyüklüğü 4.0 olarak ölçüldü. Bu durum, deniz atmosferinin altında bulunan bilinçli bir izleme sisteminin sağladığı verilerle doğrulandı.
Özellikle derinlik açısından incelendiğinde, depremin 7,28 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlenmiştir. Bu derinlik, depremin etkilerini ve hissedilip hissedilmeyeceğini etkileyen önemli bir faktördür. Genellikle, daha sığ depremler, yüzeyde daha fazla hasar yapabilmekte ve bu nedenle daha fazla hissedilmektedir. Ancak, bu tür denizde meydana gelen depremlerde genellikle yeraltında kalabilen dalgalar, kıyı bölgelerindeki etkileri minimalize edebilir. Bununla birlikte, deniz sarsıntıları çoğu zaman, kıyıya yakın yerleşim alanlarında hissedilebilir.
Ege Denizi, jeolojik yapısı ve tektonik özellikleri nedeniyle sık sık depremler yaşamaktadır. Bu bölge, dünyanın en aktif fay hatlarından bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Dolayısıyla, burada meydana gelen depremler, bölge halkı ve yerel yönetimler için her zaman bir tehdit oluşturmaktadır. İzmir, Türkiye’nin batısında yer alan ve büyük bir nüfusa sahip olan bir şehir olduğundan, yaşanan her önemsiz sarsıntı dahi halk arasında endişelere yol açabilmektedir.
AFAD, depremlerle ilgili güncel bilgilendirme yaparak halkı bilinçlendirmeye çalışmaktadır. Ayrıca, bu tür olaylar sonrası arama-kurtarma ekipleri ve risk değerlendirme yapılanmaları kurularak, olası felaketlerin en aza indirgenmesi adına sıkı bir hazırlık yapmaktadır. İlgili birimlerin hızlıca devreye girmesi ve gerekli önlemleri alması, depremin etkilerini azaltma veya halkın zarar görmeden bu olayları atlatmasını sağlamaktadır.
Sonuç olarak, Ege Denizi İzmir Körfezi’nde 4 büyüklüğündeki bu deprem, bölge için bir uyarı niteliği taşırken; AFAD gibi resmi kuruluşların sağladığı bilgilerle halkın bilinçlenmesi ve hazırlıklı olmasının önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için toplumun risk bilincinin arttırılması ve düzenli tatbikatların yapılması gerekmektedir. Deprem, doğanın önlenemez bir gerçeğidir; bu nedenle, herkesin bu konuda eğitim alması ve hazırlıklı olması hayati bir önem taşımaktadır.
