İsrail’in, 2 Mart 2024 tarihi itibarıyla Kerem Ebu Salim, Erez ve Zikim sınır kapılarından Gazze Şeridi’ne gıda, sağlık malzemeleri ve yakıt gibi temel ihtiyaç maddelerinin girişini durdurması, bölgede ciddi bir kıtlık tehlikesini beraberinde getiriyor. 19 aydır süren bir soykırım sonucunda yoksullaşan Filistin halkı, bu durumda dışarıdan gelecek yardımlara bağımlı hale gelmişken, sınır kapılarının kapanması, yaşamlarını daha da zorlaştırıyor. Uluslararası hukuk uzmanları, İsrail’in açlığı bir “silah” olarak kullanmasının bir savaş suçu teşkil ettiğini vurguluyor.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
“Açlığı silah olarak kullanmak tamamen yasaktır”
Kudüs Üniversitesi İnsan Hakları Kliniği Direktörü Dr. Munir Nusseibeh, AA muhabirine yaptığı açıklamada uluslararası insancıl hukukun taraflara yalnızca askeri hedefleri hedef alma izni verdiğini belirtti. Nusseibeh, “Sivil hedeflerin ve yaşamların hedef alınması uluslararası hukuka göre yasaklanmıştır. Açlığı bir savaş yöntemi olarak kullanmak da aynı şekilde yasaktır.” dedi. Nusseibeh, saldırının ardında belirli bir siyasi hedefin yattığını, insanlara gıda ve temel ihtiyaçları engel olunmasının Gazze’de ciddi bir uluslararası hukuk ihlali olduğunu ifade etti.
“Soykırım suçunun önemli bir unsuru”
Nusseibeh, “İsrail’in Gazze’deki Filistin nüfusunu aç bırakma politikası, uluslararası anlaşmalarla tanımlanan savaş suçları kapsamındadır. Bu, kesinlikle kabul edilemez” ifadelerini kullandı. O, İsrail’in bu yöntemi kullanarak Filistin halkına ciddi fiziksel ve zihinsel zarar verdiğini ve bu durumun Gazze’deki soykırımın bir parçası olduğunu ortaya koydu. Nusseibeh, uluslararası toplumun imza atılan anlaşmalara tepkisiz kaldığına dikkat çekti.
Gazze’de “açlığın” silah olarak kullanılması
Oxford Üniversitesi misafir akademisyeni Doç. Dr. Jinan Bastaki, Gazze’de yaşanan açlık krizinin 7 Ekim 2023’ten önce başladığını düşündüğünü belirtti. Bastaki, “Ekim 2023’ten önce Gazze nüfusunun yarısından fazlası gıda güvensizliği yaşıyordu. Şu an ise açlık, savaş silahı olarak kullanılıyor.” diyerek, bu politikaların ortaya çıkışının uzun bir geçmişi olduğunu ortaya koydu. 2018’de BM Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilen 2417 sayılı kararın, açlığın bir savaş yöntemi olarak kullanılmasını kınadığını hatırlattı.
