Kudüs İbrani Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Freeman, AA muhabirine ABD ile İran arasındaki nükleer müzakerelerin sonuçları ve bunların İsrail üzerindeki olası etkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Profesör, müzakerelerin bir anlaşmaya varması halinde İsrail’in bunu kabul etme durumu ve hangi şartların sağlanması gerektiğini sorguladı. Ayrıca, İsrail’in bu duruma itiraz etme haklarının olup olmadığını da ele aldı.
Freeman, ABD’nin Trump döneminde attığı bazı adımların İsrail için önemli olduğunu ifade etti. Bu adımlar arasında Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınması, ABD büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınması, Golan Tepeleri üzerindeki İsrail egemenliğinin tanınması ve İran anlaşmasından çekilme gibi gelişmelerin yer aldığını belirtti. Bu bağlamda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Trump tarafından varılacak bir anlaşmayı reddetmesinin zor olacağına dikkat çekti.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Anlaşma “iyi” ve ABD garantörlüğünde olmalı
Freeman, İsrail’in daha önce Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kuruluşlarla sorunlar yaşadığını belirtti. İyi bir anlaşmanın olması halinde, ABD’nin uygulanabilir bir şekilde devrede bulunması ve Trump’ın garantör olmasının İsrail tarafından kabul edilebileceğini ifade etti. Ancak, anlaşmanın yetersiz kalması durumunda ya da İran’ın nükleer silah edinme çabalarının devam etmesi halinde askeri müdahalenin bir seçenek olabileceğini vurguladı.
Askeri müdahale seçeneği
Eski Genelkurmay Başkanı ve Ulusal Birlik Partisi lideri Benny Gantz ile diğer muhalefet liderlerinin İran’ın nükleer silah edinmesini engellemek için askeri müdahale çağrısını desteklediğini belirten Freeman, nükleer programın durdurulmasının en etkili yolunun İran’daki rejimi değiştirmek olduğunu düşündüğünü de söyledi. Trump’ın anlaşmanın arkasında durması durumunda, İsrail hükümetinin ve halkının daha fazla destek bulabileceği bilgisini paylaştı, böylece askeri müdahale ihtimalinin azalabileceğini savundu.
Freeman, ABD’nin İran ile müzakere yaparken İsrail’i bilgilendirdiğini ve Tel Aviv yönetimini süreçte dikkate aldığını söyledi. Gelecek müzakerelerin gelişiminin İsrail’in çıkarları doğrultusunda şekillenebilme ihtimalini gündeme getirdi.
Anlaşmaya varılmazsa İran karşıtı yeni bir koalisyon kurulabilir
Freeman, eğer anlaşma sağlanmazsa, İran ile müzakere edilecek stratejinin değişebileceğini ve bunun İsrail için olumlu sonuçlar doğurabileceğini belirtti. İran’ın ciddi bir tehdit oluşturması hâlinde, İsrail’in nükleer silah sahibi olma imajını güçlendirmek için harekete geçebileceğine dikkat çekti ve