Geçtiğimiz hafta, çevre ve meslek örgütlerinin görüşleri alınmadan hazırlanan ve büyük tepkilere neden olan İklim Kanunu Teklifi, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’ndan geri çekildi. Bu teklif ilk olarak duyurulduğunda, çevreciler ve muhalif siyasetçiler tarafından yoğun ilgiyle karşılandı ve karşıt görüşlerden birçok tepki geldi. İzmir’den çevreciler, söz konusu kanun teklifi için çeşitli açıklamalar yaptılar ve tepkilerini basın aracılığıyla kamuoyuna duyurdular. 15 Nisan Salı günü TBMM’ye getirilen bu teklif, muhalif vekillerin ‘ret’ oyu vermesi ile geri çekildi. Çevrecilerin de bu sürece katkısı olduğu belirtildi. Ege Çevre ve Kültür Derneği (EGEÇEP) Hukuk Kurulu Üyesi Av. Arif Ali Cangı, teklifin mevcut haliyle iklim krizine çözüm sunmadığını ifade etti.
Kendilerine verilen görevi yerine getirdiler
Av. Arif Ali Cangı, Agora Gündem’e yaptığı açıklamada, İklim Kanunu Teklifi’nin TBMM Çevre Komisyonu’ndaki görüşmelerinin bir günde tamamlandığını belirtirken, Genel Kurul sürecinin uzun sürdüğünü vurguladı. Cangı, “19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, tutuklanması ve bunun arkasından gelişen toplumsal tepkiler, oylama sürecini etkiledi” dedi. Cangı, Genel Kurul salonunda İktidar Partisi sıralarının bomboş olduğunu ve yalnızca oylamalara katıldıklarını belirterek, “Kendilerine verilen parmak kaldırma görevini yerine getirdiler” ifadesini kullandı.
Bu haliyle bir çare olamaz
Ali Cangı, iklim krizinin daha derinleşmemesi gerektiğine ve mevcut teklifin herhangi bir çözüm sunmadığına dikkat çekerek, şu sözleri dile getirdi: “İklim meselesi, kısa vadeli çıkarların ötesinde, hayati bir konudur. Bizim kuşağımızın iklim krizinde büyük bir sorumluluğu var. Krizin derinleşmesini önlemek, doğanın kendini yenileyebilmesi için gereken düzenin kurulması şart. Mevcut teklif bu haliyle kanunlaşırsa iklim krizine çözüm sunamaz.”
İklim krizi yalnızca ekonomik bir mesele değildir
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, AK Parti hükümetinin çevre örgütlerini göz ardı ederek bir yasayı meclise getirdiğini ifade etti. Kılıç, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “AKP yine bildiğini yapıyor. Bilimi dışlayarak ve toplumun görüşlerine kulak vermeden bir yasa teklifi sundular. ‘İklim Kanunu’ dedikleri bu teklif aslında bir ‘Emisyon Ticaret Yasası’. Parası olan kirletmeye devam edecek ama bedelini yoksul halk ödeyecek. Fosil yakıtlardan çıkış yok, ormanların korunması yok, sulak alanlar üzerinde bir düzenleme yok” şeklinde eleştiride bulundu. Kılıç, karbon salınımını azaltma konusunu ise pazarlık nesnesi haline getiren yaklaşımı da eleştirerek, “İklim krizi bir kâr kapısı değil, bir varoluş meselesidir. Bu teklif ne halkın çıkarını gözetiyor ne de doğanın geleceğini” ifadelerini kullandı. “İklim adaleti olmadan iklimle mücadele mümkün değil,” diy