Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), sosyal medya üzerinden yaptığı yazılı açıklamada, gözaltına alınan bireylerle ilgili yürütülen işlemlerin yasal çerçevede gerçekleştirildiğini vurguladı. Açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarında yer alan ve özellikle ‘Gözaltında cinsel saldırıya uğrayan kadınları her gün konuşacağız ve buna direneceğiz.’ biçimindeki paylaşımların, EGM’nin itibarını zedelemeye yönelik asılsız, mesnetsiz ve alçakça iftiralar olduğuna dikkat çekildi.
Türk Polis Teşkilatı’nın, gözaltına alınan şahıslarla ilgili süreçleri, yasalara uygun ve yüksek titizlikle yönettiği ifade edilirken, bu tür iftiraları yayan sosyal medya kullanıcıları aleyhine suç duyurusunda bulunulduğu da belirtildi. EGM’nin açıklaması, halen devam eden bir süreçte polis teşkilatının çalışma yöntemleri ve etik duruşu hakkında net bilgiler sunmayı hedefliyor.
Gözaltına alınma durumları, sıklıkla kamuoyunda farklı şekillerde tartışmalara yol açmakta ve özellikle cinsiyet temelli şiddet konuları, toplumun birçok kesiminde hassasiyetle ele alınmaktadır. Bu nedenle, EGM’nin yaptığı bu açıklama, hem kurumsal bir savunma mahiyetinde hem de kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Sosyal medyada dolaşan iddiaların gerçeği yansıtmadığı, yapılan işlemlerin hukukun gerekliliklerine uygun biçimde yapıldığı mesajı, EGM’nin duruşunu sergiliyor.
Emniyet teşkilatı, bu tür haberlerin yayılmasıyla beraber, toplumsal algının da olumsuz etkilenebileceğini göz önünde bulundurarak, yasal yollara başvurmayı gerekli gördüğünü açıkladı. Bu bağlamda, sosyal medyanın bilgi kirliliği yaratma potansiyeli gözetilerek, EGM’nin halkın güvenini sarsacak her türlü davranışa karşı kararlı bir tutum sergilemenin önemi ön plana çıkıyor. Dolayısıyla, alınan bu hukuki önlemler, Türk Polis Teşkilatı’nın ciddiyetini ve güvenilirliğini yeniden tesis etme çabası olarak önümüzde durmaktadır.
Sonuç olarak, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu bu açıklama, sadece gözaltı prosedürleriyle ilgili değil, aynı zamanda sosyal medya üzerinden yürütülen itibarsızlaştırma ve manipülasyon girişimlerine karşı da bir duruş sergileme çabası olarak dikkat çekiyor. Hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde, tüm işlemlerin yasal çerçevede yapılması gerektiği vurgusu da, toplumsal barış ve güven ortamının korunmasına yönelik önemli bir adım olarak algılanabilir. EGM, bu tür tehditlere karşı, hem topluma olan güvenini artırmaya çalışmakta hem de yasal sürecin arkasında durarak adaletin sağlanması adına mücadele etmeyi sürdürmektedir.
