Ege Üniversitesi’nden (EÜ) yapılan son açıklamalara göre, Efeler Yolu, Türkiye’den Avrupa Konseyi Kültür Rotaları ağına dahil edilen 12. rota olma özelliğini kazanmıştır. Bu durum, yolun Türkiye’den Avrupa Konseyi’nin Yaylacılık Patikaları ağına dahil edilen ilk kültür rotası olduğu gerçeğiyle birleştiğinde, Efeler Yolu’nun önemini artırmaktadır.
Efeler Yolu Projesi Yürütücüsü ve EÜ Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Özgür Özkaya, yapılan açıklamada yolun kısa bir süre içerisinde ulusal ve uluslararası düzeyde büyük ilgi uyandırdığını vurgulayarak bu durumun, bölgenin kültürel, tarihi ve doğal mirasının evrensel değer taşıdığının altını çizdi.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Özkaya, Efeler Yolu’nun uluslararası alandaki görünürlüğünün önemine de vurgu yaparak, “Çeşitli platformlarda yer almak, Efeler Yolu’nun sürdürülebilir kültür rotası olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini ortaya koymaktadır. Bu başarı sadece yürüyüş rotasının değil, ayrıca Batı Anadolu’nun zengin hikayesinin dünyaya anlatılmasına da katkı sağlamaktadır. Efe ve zeybek kültürü, uluslararası alanda daha etkili bir şekilde tanıtılmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak da, Efeler Yolu’nun listeye dahil edilmesinin bölgenin uluslararası tanınırlığını artırdığını ve Anadolu’nun kültürel zenginliğinin Avrupa sahnesine taşındığını belirtti.
Efeler Yolu
Yaklaşık 500 kilometre uzunluğunda olan Efeler Yolu, Ege Bölgesi’nin doğal güzellikleri ve kültürel değerlerini barındıran benzersiz bir güzergâhtır. Bu yol, İzmir’in Bornova ilçesinden başlamaktadır ve Nif Dağı ile Bozdağ sıradağlarının üzerinden geçerek Selçuk’taki Meryem Ana Evi’nde sona ermektedir.
Efeler, Kurtuluş Savaşı döneminde düşman işgaline karşı direniş gösterirken, stratejik bir karargah olarak kullandığı alanları ve patikaları da kapsayan yürüyüş yolunun adını bu tarihsel özelliğinden alır. Yürüyüş rotası; yaylaları, dağ geçitlerini, tarihi yapıları ve Ege’nin kültürel zenginlikleriyle şekillenen kırsal yerleşim alanlarını içermekte olup, katılımcılara milli duygularla örülü bir doğa yolculuğu sunmaktadır.