Dünya Bankası Türkiye Direktörü Humberto Lopez, Türkiye’nin elektrik iletim hatlarını iyileştirmek amacıyla önümüzdeki 6 ay içinde kapsamlı bir operasyon hazırlığı içerisinde olduklarını açıkladı. Lopez, bu çerçevede 750 milyon dolarlık bir yatırım planladıklarını ve ilerleyen birkaç yıl içinde de yine 750 milyon dolarlık bir yatırım taahhüt ettiklerini belirtti. Böylece, toplam yatırım miktarının 2-3 yıl içerisinde 1,5 milyar dolara ulaşacağını ifade etti. Ancak, bu yatırımın yalnızca başlangıç olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin elektrik sektöründe karbon salımını azaltmak için daha fazlasını yapması gerektiğini dile getirdi.
Lopez, Almanya’nın Ankara Büyükelçiliği ve Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) tarafından düzenlenen “Climate Talks” etkinliğinde, “Net-Sıfır 2053’e Giden Yolda Türkiye’nin Yeşil Kalkınmasının Finansmanı” başlıklı panelde konuştu. Burada, elektrik üretiminde karbon salımının azaltılması gerektiği noktasına dikkat çekti. Ayrıca, Dünya Bankası’nın Türkiye’nin elektrik iletim altyapısını güçlendirmek için yatırım yapma niyetinde olduğunu bildirdi.
Lopez, Türkiye’nin sanayi sektörünün sermayeleşmesine yardımcı olacak projelere katkı sağlamak amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile ortak çalışmalara da değindi. Bugün gerçekleştirilen 5 milyar dolarlık finansman anlaşmasına dikkat çeken Lopez, geçen yıl yalnızca Dünya Bankası’nın sanayi alanında 2 milyar dolarlık bir onay verdiğini ve Türk Eximbank ile de 1 milyar dolarlık kredi desteği anlaşması imzaladıklarını ifade etti. Türk Eximbank’ın, karbon salınımını azaltmayı amaçlayan düzenlemelere uyum sağlamak isteyen şirketlere kredi sağlayacak olması da dikkat çekici bir gelişme.
“Türkiye’deki yeşil finansman portföyümüz 1,4 milyar avro düzeyinde”
Alman Kalkınma Bankası (KfW) Ankara Direktörü Kirk Mildner, Türkiye’deki yeşil finansman çalışmalarının siyasi ve ikili işbirliği çerçevesinde önemli bir yere sahip olduğuna işaret etti. Mildner, bu yıl Türkiye’de 12 milyar avrodan fazla yeşil tahvil ihraç ettiklerini ve bu süre zarfında Türkiye’de 50 yılı aşkın bir süredir faaliyet gösterdiklerini vurguladı. Özellikle kalkınma bankalarıyla yaptıkları stratejik ortaklığın büyük bir değer taşıdığını belirten Mildner, Türkiye’de yeşil finansman portföylerinin 1,4 milyar avro düzeyinde olduğunu söyledi.
Mildner, KfW’nin Türkiye’deki yeşil finansman çalışmalarının kapsamının daha da genişleyeceğini ifade etti. “Büyük ihtimalle bugün ve yarın, KfW aracılığıyla ek finansman paketlerinin sağlanması üzerine görüşmeler yapılacaktır.” diyerek, gelecekteki işbirliklerine dair olumlu beklentilerini açıkladı. Ayrıca, enerji verimliliğinin sanayi üretiminde temel bir unsur olduğunu vurguladı ve kamu sektöründe kalkınma bankalarıyla işbirliği yaparak kamu binalarında enerji verimliliği çalışmalarına odaklandıklarını bildirdi.
Mildner, okullar için güneş enerjili çatı sistemleri ve enerji tasarruflu yenileme çalışmaları gibi projeleri gerçekleştirmek üzere çalışmalar yürütüldüğünü de söyledi. 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremler sonrası KfW’nin “daha iyi yeniden inşa” prensibi doğrultusunda kamu binalarını daha güvenli, işlevsel ve enerji verimli hale getirmek amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini de belirtti.