Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, günümüzde önemli bir insani krizin yaşandığı Gazze bölgesine dair kritik bir açıklama yaptı. X sosyal medya platformu üzerinden yapılan paylaşımda, Gazze’deki tıbbi tahliyelere ilişkin önemli bilgiler verildi.
Ghebreyesus, “DSÖ, Gazze’den Ürdün’e kanser tedavisine ihtiyaç duyan 11 çocuğu 20 refakatçiyle tahliye etti.” diyerek, bu tahliyenin önemine vurgu yaptı. Bu durum, Gazze’de yaşanan sağlık krizinin ne kadar acil olduğunu ortaya koyuyor. Kanser gibi hayati hastalıklara yakalanmış olan çocukların, gerekli tedaviyi alabilmeleri için hızlı bir şekilde nakledilmesi gerekmektedir. Ancak bu sadece bir başlangıç; Gazze’deki kıtlık ve savaş ortamında, stillen birçok hastanın daha tıbbi bakım almak için tahliye edilmesi büyük bir ihtiyaç olarak bekleniyor.
Ghebreyesus, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde bulunan binlerce hastanın hayat kurtarıcı tıbbi bakım için ciddi şekilde tıbbi tahliyeye ihtiyaç duyduğunu belirtti. Bu durum, bölgedeki sağlık altyapısının zor durumda olduğunu ve devam eden çatışmaların, hastaların yaşama şansını azalttığını gösteriyor. Yerel hastanelerin kapasiteleri dolmuşken, bu tür uluslararası yardımların önemi daha da artıyor.
Bunun yanı sıra, Ghebreyesus, hastaların Gazze Şeridi dışına güvenli bir şekilde nakledilmesi için tüm koridorların kullanılmasını talep ettiklerine de dikkat çekti. Bu talep, insani yardımın aksamadan devam etmesi gerektiğini ve BM gibi uluslararası kuruluşların bu konuda daha fazla rol üstlenmesi gerektiğini vurguluyor. İnsan hayatının hangi koşulda olursa olsun öncelikli olması gerektiği fikri, organik bir şekilde toplumlar arası dayanışmanın ve insan haklarının korunmasının önemini ortaya koyuyor.
Son olarak, Ghebreyesus, savaş ve çatışmalar içerisinde sürdürülebilir bir barış ortamının sağlanmasının gerekliliğini dile getirerek, “Sonuç olarak barış, en iyi ilaçtır.” değerlendirmesinde bulundu. Bu sözler, sadece tıp alanında değil, toplumların genelinde barışın sağlanması için atılması gereken adımlara dikkat çekiyor. Sağlık hizmetleri, barış ve istikrar ile doğrudan ilişkilidir; bu nedenle uluslararası toplumun bu konuya yönelik daha etkin politikalar geliştirmesi önemlidir.
