28 Mayıs 2023 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhuriyeti’ne gerçekleştireceği ziyaret sırasında, Cumhurbaşkanlığına kimin vekalet edeceği konusunda bir tezkere Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu tezkereye göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan yurtdışındayken, Cumhurbaşkanlığı görevini Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 106. maddesi gereğince Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz üstlenecek.
AA’nın WhatsApp kanallarına katılın, önemli gelişmeler cebinize düşsün.
🔹 Gündemdeki gelişmeler, özel haber, analiz, fotoğraf ve videolar için Anadolu Ajansı
🔹 Anlık gelişmeler için AA Canlı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Azerbaycan ziyareti, iki ülke arasındaki ilişkiler açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Azerbaycan, Türkiye’nin stratejik ortaklarından biri olarak kabul edilirken, bu tür ziyaretler ekonomik, politika ve kültürel alanlarda işbirliğini güçlendirmek amacıyla sıkça gerçekleştirilmekte. Cevdet Yılmaz’ın Cumhurbaşkanlığına vekalet etmesi, Türkiye’deki yönetim yapısının sürekliliği açısından kritik bir öneme sahip.
Tezkere, hükümetin işleyişinin aksamadan devam etmesi için gerekli düzenlemeleri sağlamakta önemli bir rol oynuyor. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 106. maddesi, Cumhurbaşkanının bu tür durumlarda gerekli gördüğünde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı’na vekalet etme yetkisini vermektedir. Bu düzenleme, başkanlık sisteminin işlerliğini sağlamlaştırmakta ve devletin yönetiminde sürekliliği temin etmektedir. Özellikle yurtdışında bulunan bir Başkanın dönemi boyunca, yetki devrinin nasıl işleyeceği konusundaki hukuki çerçeveyi belirlemesi açısından da önem arz ediyor.
Resmi Gazete’de yayımlanan bu tezkere ile birlikte, Türkiye’nin siyasi gündeminin yanı sıra uluslararası ilişkilerdeki gelişmelere dair de merak uyandıran detaylar söz konusu. Ziyaretle ilgili gündemdeki çeşitli konular, iki ülke arasında gerçekleştirilecek olan ticaret anlaşmaları, enerji projeleri ve bölgesel güvenlik meseleleri üzerine odaklanabilir. Özellikle enerji alanında Türkiye’nin Azerbaycan ile olan işbirliği, Avrupa’nın enerji güvenliğinde önemli bir lokomotif rolü üstlenmesine yarayacak hamleler olarak lanse ediliyor.
