Başsavcılıktan yapılan açıklamada, son dönemde geleneksel ve sosyal medya platformlarında bazı bireylerin ekonomik faaliyetlerde bulunmalarını engellemeye yönelik ayrıştırıcı söylemler artırmaya devam ettiği ifade edildi. Bu tür söylemlerin kamuoyunda “boykot” çağrıları olarak bilindiği ve bununla ilgili olarak bazı kişilerin propaganda yaptığı aktarıldı. Bu bağlamda, Başsavcılık, ayrımcı ve bölücü nitelikteki bu davranışların önlenmesi amacıyla resen bir soruşturma başlattığını duyurdu.
Yapılan açıklamada, başlatılan soruşmanın özel olarak “nefret ve ayrımcılık” suçları ile “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçları çerçevesinde gerçekleştirildiği belirtildi. Bu çerçevede, yapılan çağrılar üzerine bazı iş yerlerine yönelik fiziksel ve sözlü şiddet eylemlerinin de mevcut soruşturma ile birleştirildiği kaydedildi. Böylece hem ekonomik etkinlikleri engellemeye yönelik eylemler hem de bu eylemlere yol açan kişilerin sorumluluğunun hukuka uygun şekilde araştırılacağı ifade edildi.
Başsavcılık, birliğin ve sosyal dayanışmanın önemine vurgu yaparak, bu tür ayrıştırıcı söylemlerin toplumsal barışa zarar verdiğini belirtti. Söz konusu ayrımcı söylemler ve eylemler, toplumsal huzuru tehdit eden olgular olarak değerlendiriliyor. Başsavcılık ayrıca, bu hak ihlallerine karşı durmak ve sosyal adaletin sağlanması konusunda kararlı olduklarını vurguladı.
Toplumda farklı ekonomik kesimlerin barış içerisinde bir arada var olabilmesi için sağlıklı bir iletişim ortamının elde edilmesi gerekliliği ifade edildi. Söz konusu şiddet eylemleri ve ekonomik ayrımcılıklar, toplumun çeşitli kesimleri arasında güvensizlik yaratarak daha büyük sorunlara yol açabileceğinden, bu eylemlerin ciddi biçimde ele alınması gerektiği anlatıldı.
