Karaburun Belediyesi, 2024 yılında Eğlenhoca Mahallesi’nde düzenlenen Furma Zeytin Festivali’ne ev sahipliği yaparak, bu önemli etkinlikle bölgenin simgesi olan Furma Zeytini’ni tanıtmayı ve bu değerli ürünün gücünü tüm dünyaya duyurmayı hedefledi. Bu festival, Karaburun’un zeytin kültürünü yaşatmanın yanı sıra, kadim mirası gelecek kuşaklara taşımak amacıyla da bir platform oluşturdu. Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, festivalin açılışında yaptığı konuşmada, “Bu festival, Karaburun’un kimliğini, doğasına olan bağlılığını ve sürdürülebilir kalkınma anlayışını dünyaya duyurmak için bir fırsattır.” diyerek, bölgenin eşsiz doğasına ve zeytinin gücüne vurgu yaptı. Ayrıca, bu toprakların ekolojik dengesinin ve Zeytin kültürünün yaşatılmasının önemini ifade etti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Altan İnanç, festivalde yaptığı konuşmada, Karaburun’un “cennet köşelerinden biri” olduğunu belirterek, bu güzel bölgenin korunmasının ve yerel değerlerin dünya genelinde tanıtılmasının önemine dikkat çekti. İnanç, festivalin Karaburun’u yalnızca yaz aylarında değil, yıl boyunca daha yaşanabilir bir yer haline getirecek önemli bir adım olduğunu ifade etti.
Festivalin ilk panelinde zeytinin coğrafi önemi, sağlık üzerindeki etkileri ve Türk mutfağındaki rolü üzerinde detaylı konuşmalar yapıldı. Katılımcılar, zeytinin sağlık açısından sağladığı önemli faydaları, özellikle düşük sodyumlu yapısının kalp-damar hastalıkları üzerindeki olumlu etkilerini öğrendiler. Konuşmalar sırasında, Furma Zeytini’nin yalnızca yerel bir değer olmadığı, ayrıca küresel pazarda da hak ettiği yeri alması gerektiği vurgulandı.
Mutfak kültürüyle ilgili yapılan panelde ünlü şefler, Karaburun zeytinyağının mutfaklardaki yerini ve Türk mutfağındaki lezzet devrimini anlattılar. Şef Hüseyin Özer, Furma Zeytini’ni İngiltere’de tanıtma fırsatını değerlendirirken, zeytinyağının kalitesinin artırılması için kooperatiflerin kurulmasını önerdi. Bu panelde ayrıca, zeytinyağının sağlık üzerindeki faydaları ve doğru kullanımı hakkında bilgiler paylaşıldı.
İş insanı ve diplomat olan Mehmet Öğütçü, zeytini “yeşil altın” olarak tanımlayarak, dünya ekonomisindeki ve jeopolitiğindeki stratejik önemine dikkat çekti. Türkiye’nin en büyük zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden biri olarak, üretim artışı, kalite iyileştirmeleri ve pazarlama stratejileriyle Türkiye’nin küresel pazarda lider bir rol üstlenebileceğini vurguladı. Furma Zeytini’nin sadece yerel değil, küresel düzeyde de büyük bir değer taşıdığına işaret etti.
Festivalde ayrıca geleneksel atölye çalışmaları düzenlendi. Katılımcılar, “çekiçte zeytin” gibi eski zeytin işleme yöntemlerini öğrenerek zeytin üretim kültürüne dair derin bir bağ kurdular. Şef Pelin Omuroğlu tarafından düzenlenen zeytin tadım etkinliği ise katılımcılara mutedil bir lezzet deneyimi sundu. Ayrıca, altı kadın şefin katıldığı zeytinyağlı yemek yarışmasında, bölgenin benzersiz yemek kültürü sergilendi. Yarışmanın kazananı, zeytinyağlı enginar pilavıyla Lütfiye Dalyan olurken, ikinciliği Gülizar Çakmak’ın zeytinyağlı Karaburun şöleni ve Seçil Deniz’in zeytinyağlı zıngata yemeği paylaştı. İkbal Melek Hepgamsız ise zeytinli çörek ile üçüncülüğü elde etti.
Uluslararası gazeteci Aynur Tatttersall tarafından düzenlenen oturumlarda bölgenin gelece
