Ünlü oyuncu Vural Çelik, özellikle Avrupa Yakası dizisinde canlandırdığı Kubilay karakteri ile hafızalara kazınmıştı. 51 yaşında hayatını kaybeden Çelik’in ardından, rol arkadaşı Gülse Birsel’in sosyal medya üzerinden paylaştığı veda mesajı büyük bir tartışma yarattı ve eleştiri oklarının hedefi oldu.
Gülse Birsel’in tartışmalı paylaşımı
Gülse Birsel, “Vural’a veda” başlıklı gönderisinde, cenazeye katılamadığı için duygularını yazılı olarak ifade ettiğini dile getirdi. Ancak bu paylaşım, sosyal medya kullanıcıları arasında büyük tepkilere yol açtı ve Birsel, gelen eleştiriler üzerine paylaşımını silmek zorunda kaldı. Birsel, geçmişte yaşanan bazı kırgınlıklar ve iletişimsizlikler nedeniyle bazı ayrıntıları açıklamak istediğini belirtti.
Sette olanlar
Dizide Sedef karakterine hayat veren Suna Keskin, katıldığı bir programda setin atmosferine dair gözlemlerini paylaştı. “Ben ikinci yılın başında katıldım, o setlerde pek çok kırgınlık ve yanlış anlama yaşanıyor. Orada da birçok olay meydana geldi ama oyuncular durumu tolere etti. Yapılanları görmezden gelmek de mümkündü. Ne yazık ki bu durumda birine hoşgörü gösterilirken, diğerine gösterilmiyor. Daha dikkatli olunması gerekirdi. Keşke ‘Vuralcığım, seni unutmadık’ denilebilseydi,” dedi. Keskin, Çelik’in vefatından sonra gelen eleştirilerin haksız olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Şenay Gürler’in açıklamaları
Dizide Fatoş karakterini canlandıran Şenay Gürler, Gülse Birsel’e destek vererek, “Bir süredir haksız suçlamalar yapılıyor. Vural’ı kaybetmiş olmanın verdiği üzüntüyü hepimiz yaşıyoruz,” dedi. Gürler, Birsel’in cenazeye katılamaması konusunu anlayışla karşıladı.
Çelik ailesinin yanıtı
Vural Çelik’in ailesi, Gülse Birsel’in açıklamalarına tepki göstererek, “Acımız çok taze, haddini aşan sözlerine üzülerek tanık olduk,” dediler. Aile, Çelik’in yaşamı boyunca birçok insanın yüzünde gülümseme bıraktığını vurgulayarak, Birsel’e öneride bulunarak Vural’ın mezarına gidip helallik almasını istemeleri gerektiğini belirtti.
Birsel’in veda mesajı
Gülse Birsel, gelen yoğun eleştirilere neden olan veda mesajında şunları yazmıştı:
‘’Vural’a veda; birkaç yıldır cenazelere katılamıyorum. (Üzerimde çözmem gereken bir anksiyete var.) Cenazelerin amacı, vefat eden kişiyi anmak ve ona veda etmektir, dini tören kısmını ayrı tutmak gerekirse. Ben bunu yazarak gerçekleştireceğim. Bir iş arkadaşımı çok erken kaybettim. Şaşkın ve üzgünüm. Vural Çelik, ‘Avrupa Yakası’nın ikinci sezonuna tek bölümlük Kubilay rolü için katılmıştı. Çok keyifli bir performans sundu. O hafta yapımcıya “Mümkünse her bölümde yer almak istiyorum” dedim ve Vural, ekipte yer aldı.
O, gerçekten eşsiz bir kişiydi. Setin neşesi gibiydi. Herkese kendi kendine darılabilir, nedenini bilmediğimiz konulara alınır, sonra barışmak için hediyeler isterdi. Bu hediye durumu zamanla setin şakası haline geldi; “Bu hafta bana ne alıyorsun Gülse?” diye stüdyoya girmeye başlamıştı. Birlikte çok güldüğümüz, keyfine düşkün olan bu çocuk ruhlu adam, özellikle bana ve Engin Günaydın’a çok naz yapardı.
Sette, bizi güldürmek için oynadığı bir “Mağdur persona”sı vardı. Şenay Gürler’le bir kahve içmeye mi çıkıyoruz, “Aman, sosyete bizi davet etmez!” “Ya iki kız dedikodu yapacağız, sen ne yapıyorsun?” “Ben garibanım, bana kahve ısmarlamazsınız, bu fakirin hangi parası var kahve içmeye?” gibi espriler yaparken bu esprinin abartıldığını anlamaz ve gülerdi.
Setin bu geleneksel şakaları ve dinamik ortamına rağmen, hep mağdur ve ezik ‘Gülenay’ karakterini yazdım. Vural mükemmel bir performans sergiledi. O günler, ‘Birinin bizi durduramadığı’ günlerdi. Son sezon yaklaşırken, ayrılmak istediğini söylediğinde birkaç oyuncu arkadaşım onun kararını değiştirmek için uğraştı. Ücret, çalışma saatleri ve senaryodaki rolüyle ilgili şikayetleri vardı.
Yapımcılarla konuşup, bana alıngan bir mesajla ayrıldığını söyledi ve teşekkür etti. Belki de benim ısrarımı ve yapımcıyı arayıp “O olmadan olmaz” dememi bekliyordu. Bence yanlış bir karardı.
Keşke son sezonda birlikte oynasaydık. Ve keşke birkaç ay sonra bir televizyon programında benimle ilgili manasız, yakışıksız sözler etmemiş olsaydı. (Tabii ki kimse iş arkadaşıyla sadece bir sebep yüzünden 16 yıl boyunca iletişimi kesmez. Fakat sonraki yıllardaki hataları burada anlatmaya gerek yok, hoş da olmaz.) Ben, oyuncu arkadaşlarımla olan anlaşmazlıklarda kavga, polemik, magazin… (Devamını yorumlarda bulabilirsiniz.)’’