Olay, 8 Mart 2024 tarihinde, gece saat 23.30 civarında Konak ilçesindeki Konak Üst Geçidi etrafında gerçekleşti. Yunus Yılmaz, Dünya Kadınlar Günü kapsamında bir eğlence mekanından dönüşte dinlenmek üzere bir banka oturan Oya Taran ve kızı İlayda Alkan’a saldırdı. Aynı iş yerinde çalışan anne-kız, hastanede veri giriş memuru olan Yılmaz’ın bıçaklı saldırısı sonucunda çeşitli yaralar aldı. Olay esnasında Yunus Yılmaz da bacağından yaralandı.
Tartışmayı hatırlamadığını ifade etti
Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine intikal eden sağlık ekipleri, anne ile kızını Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürdü. Ancak İlayda Alkan, doktorların tüm çabalarına rağmen hayatta kalamadı. İlayda’nın cenazesi, Torbalı’daki Ayrancılar Mezarlığı’na defnedildi. Olaydan sonra gözaltına alınan Yunus Yılmaz, polise verdiği ilk ifadede alkol etkisi altında olduğunu ve tartışmanın nasıl başladığını hatırlamadığını belirtti. Yılmaz, mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Sanık, bıçaklandığını iddia etti
Olayla ilgili iddianamede, Yunus Yılmaz’a ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi ve ‘kadına yönelik kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Yılmaz, ifadesinde alkol aldığını, otobüs durağına yürürken bankta oturan iki kadın gördüğünü, fakat neden yanlarına gittiğine dair bir anısı olmadığını söyledi. Yılmaz, “Yaklaştığımda kadınlardan biri beni sağ bacağımdan bıçakladı. Ancak hangi kadının bunu yaptığını hatırlamıyorum. Kendimi korumak için montumun cebinde taşıdığım bıçağı çıkarıp, karşımdaki kişilere doğru salladım. Vuranın isabet edip etmediğini hatırlamıyorum. Sonrasında yürüyerek uzaklaştım ve kendime geldiğimde ambulans içindeydim.” şeklinde konuştu. Ayrıca, Yılmaz, bıçak taşıma nedeninin 2-3 ay önce uğradığı bir gasp olayı olduğunu ifade etti ve bu sebeple kendisini korumak amacıyla bıçak taşımaya başladığını belirtti.
Tanık ifadesi sanığı destekledi
Duruşmada, olay anını gözlemleyen tanık Mevran Akra da dinlendi. Akra, olay yerinde bulunan bir köprüde arkadaşlarıyla yürüdüğü esnada, karşıdan gelen birinin “Bıçaklanmış!” diye bağırdığını duyduğunu söyledi. Akra, sanığın elinde bir kesici alet olduğunu gördüğünü ve güvenlik görevlilerinin bu kişiyi yakalayarak etkisiz hale getirdiğini belirtti. Olay yerine vardıklarında iki kadının yerde yattığını ve müdahale ettiklerini aktardı. Ayrıca, tanık, mahkeme başkanının sorusu üzerine sanığın video konferansla gördüğü kişiyle olay anında bıçak tutan aynı kişi olduğunu onayladı.
Anne ve baba şikayetçi oldu
Duruşmada, İlayda Alkan’ın annesi Oya Taran ve babası Rıza Alkan söz aldı ve sanıktan şikayetçi olduklarını, en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ettiklerini açıkladı. Ailenin avukatları da sanığın tutukluluk süresinin devamını istedi. Yunus Yılmaz, olaydan önce Saat Kulesi çevresinde anne-kız arasında bir tartışma yaşandığını ve bu sırada İlayda Alkan tarafından bıçaklandığını savundu. Sanık, “Olay yerinde birçok kamera mevcut. Olaydan önce yaşanan bir yanlış anlama dolayısıyla İlayda beni sağ bacağımdan bıçakladı.” dedi. Sanığın avukatı da müvekkilinin karşı tarafın provokasyonu sonucu olayın başladığını iddia etti ve bunun araştırılmasını talep etti.
Duruşma ertelendi
Mahkeme savcısı, sanığın tutukluluk halinin sürmesini istedi. Mahkeme başkanı, sanığın tutukluluk halinin devamine karar vererek eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
