Günümüzde sabah uyanır uyanmaz telefonlarımıza ulaşmamız, hayatımızın neredeyse her yönünü dijital bir içerik halinde yönettiğimizi gösteriyor. E-postalarımızı kontrol etmek, sosyal medyada gezmek, bankacılık işlemlerini yapmak, hatta çocuklarımızın ödevlerini dijital platformlar üzerinden takip etmek adeta günlük rutinlerimiz arasına girdi. Ancak, internetin bir gün aniden kesilme ihtimali, düşündüğümüzde oldukça ürkütücü bir senaryo olarak karşımıza çıkıyor.
Dijital bağımlılığımız, hayatımızı kolaylaştırmakla birlikte, aynı zamanda onu kırılgan hale de getiriyor. Her şeyin internet üzerinde olması, bize büyük bir konfor sunsa da, aynı zamanda bir kabloya ya da bir uyduya bağımlı olmamıza sebep oluyor. Eğer büyük bir siber saldırı ya da global bir teknik arıza meydana gelirse, internetin kaybolmasının sonuçları çok ciddi olacaktır. Bu durum, sadece sosyal medya platformlarının kapanmasıyla sınırlı kalmaz; bankacılık işlemlerinden sağlık sistemlerine, eğitimden iletişime kadar birçok sistemin çökmesine yol açar.
Son yıllarda dünya genelinde bazı ülkelerde internet erişiminde geçici sorunlar yaşanmıştı. Kısa süreli WhatsApp ya da Instagram kesintileri bile toplumsal panik yaratmışken, bunu saatlerce hatta günlerce yaşamak, bu durumun yarattığı kaygıyı daha da derinleştirir. Harita uygulamalarından, otobüs biletlerine kadar pek çok işlemin engelleneceğini düşünmek bile korkutucu. Kimliğimizin adeta bir QR koduna dönüştüğü bu dijital çağda, gerçek hayatta kendimizi tanımlamakta zorlanabiliriz.
Unutulmamalıdır ki; internet sadece bireylerin değil, aynı zamanda şirketlerin, devletlerin ve şehirlerin de yönetiminde kritik bir rol oynamaktadır. Akıllı şehir sistemlerinden trafik lambalarına kadar geniş bir yelpazeye yayılan bu teknolojilerin durması, sosyal kaosa neden olabilir. Dolayısıyla, bu durumda kalmamak için teknolojiyle birlikte kalabilen bazı alışkanlıklar geliştirmemiz şart. Örneğin, telefon rehberimizin kâğıt ortamında bir yedeğinin bulunması, önemli dosyaların hem dijital hem de fiziksel olarak saklanması gibi önlemler almak faydalı olacaktır. Ayrıca, tamamen nakit parayı bırakmamak ve dijitalin dışında bir yaşam olduğunu unutmamak gerekir.
Elbette, internet modern dünyanın temel yapı taşı haline geldi ve bu sistemin ortadan kalkması pek olası gözükmüyor. Ancak, bu tür önemli bir sistemin bir gün zayıf bir noktadan etkilenebileceğini aklımızda bulundurarak yaşamak, bizim için önemli bir sorumluluk olmalıdır. Teknolojiye güven duymak, onu kontrol altında tutarak kullanmak da bir o kadar önemlidir. Eğer bir gün fiş çekilirse ve kimliğiniz yalnızca internet kadar var ise, işte o zaman gerçekten kaybolmuş olursunuz.