Harvard Üniversitesi, Başkan Donald Trump yönetiminin federal fon kesintileri sonucunda yaşanan finansal sıkıntılara karşı önemli bir adım attı. Ünlü üniversitenin rektörü Alan Garber, bu finansal kayıpların üstesinden gelmek ve araştırmaları desteklemek amacıyla 2024 yılı için ilk etapta 250 milyon dolar fon sağlanacağına dair bir açıklama yaptı.
Garber, açıklamasında belirtilen bu miktarın, dondurulan federal fonların tamamını karşılamayacağını vurguladı. Bununla birlikte, Harvard Üniversitesi’nin söz konusu kesintilere karşı hukuki mücadele vermeye devam edeceğinin de altını çizdi. Bu durum, üniversitenin finansal istikrarını koruma konusundaki kararlılığını gösteriyor.
Rektör Garber’ın Maaşında Kesinti
Üniversite öğrencilerinin yayın organı “The Harvard Crimson” tarafından yapılan habere göre, Rektör Garber, federal fonların kesilmesinin ardından gönüllü olarak maaşında yüzde 25 kesinti yapma kararı aldı. Harvard Üniversitesi Sözcüsü Jonathan Swain, bu kararı Garber’ın yüksek düzeydeki yöneticilere bildirdiğini açıkladı. Haberde, Garber’ın mevcut maaşı hakkında bir bilgi verilmediği, ancak kesintinin 2026 mali yılı itibarıyla uygulanacağı ifade edildi. Harvard rektörlerinin yıllık maaşlarının genellikle 1 milyon doları aştığı biliniyor.
Trump Yönetimi ile Harvard Üniversitesi Arasındaki Anlaşmazlık
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, Harvard Üniversitesi’nin de aralarında bulunduğu birçok üniversiteye yönelik federal fonları dondurma tehdidinde bulunmuştu. Bu tehdit, özellikle Filistin’e destek için düzenlenen kampüs protestoları ve eşitlik, çeşitlilik ile kapsayıcılık programları gerekçe gösterilerek ortaya konulmuştu. Trump yönetimi, bu süreçte, Adalet Bakanlığı, Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanlığı, Eğitim Bakanlığı ve Genel Hizmetler İdaresi (GSA) ortaklığında “Antisemitizmle Mücadele Görev Gücü” adı altında bir teşkilat kurmuştu.
Trump yönetimi, Harvard’a sağlanan 2.2 milyar dolarlık federal fonun ve 60 milyon dolarlık bir sözleşme bedelinin dondurulmasına karar vermişti. Ancak Harvard Üniversitesi, federal hükümetin bu fonları dondurmasının hukuka aykırı olduğu savıyla mahkemeye başvurarak durumu engellemeye çalıştı. Başlangıçta yaşanan bu süreç, Harvard Üniversitesi’nin federal desteklere olan bağımlılığını ve buna karşın hükümetle olan çatışmasını gözler önüne seriyor.
Sonrasında ABD hükümeti, Harvard Üniversitesi’nin kampüslerde gerçekleştirilen Filistin destekli protestolar konusunda yeterince harekete geçmediği gerekçesiyle 450 milyon dolarlık ek bir kesinti yaptığı bildirimini yaptı. Tüm bu gelişmeler, Harvard Üniversitesi’nin finansman kaynaklarının ne denli tehdit altında olduğunu ve üniversitenin buna karşı nasıl bir strateji geliştirmeye çalıştığını göstermektedir.
