İzmir, 2025 itibarıyla ciddi bir mali krizle boğuşuyor ve bu durum İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere ilçe belediyelerini de etkiliyor. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetimindeki belediyeler, maaş ödeme sıkıntılarına maruz kalıyor. Bu bağlamda, 400 milyonun üzerinde borcu olduğu açıklanan Konak Belediyesi, işçileri tarafından büyük bir eylemle karşılandı. İşçiler, yaşanan maaş sorununa ve ekonomik zorluklara dikkat çekmek için bir araya geldiler.
Anlaşmazlık Durumunda 7 Mayıs 2025’te Genel Grev Yapılacak
Basmane Meydanı’nda, Konak Belediyesi hizmet binası önünde toplanan işçiler, Genel-İş İzmir 5 No’lu Şube’nin üyeleri olarak “Bu böyle gitmez, geçinemiyoruz” yazılı pankartlar açarak teskine sordular. Eyleme katılan işçiler, siyah giysiler giyerek, sendikanın belirlemiş olduğu kararlar doğrultusunda, dayanışma ve kararlılık mesajı verdiler. İşçiler, “Direne direne kazanacağız” ve “İş, ekmek yoksa hizmette yok” gibi iddialı sloganlar attılar. Bu eylem, işçilerin içinde bulundukları zor ekonomik durumu ve hakları için mücadele kararlılıklarını dile getiriyordu.
Genel-İş Sendikası İzmir 5 No’lu Şube Başkanı Ahmet Savaş Aras, burada yaptığı açıklamada, işçilerin hesaplarına maaş ödemesi olarak sadece 12 bin 700 lira yatırıldığını belirtti. “Bunu kabul etmiyoruz. Biz haftalıkçı değiliz, aylıkçıyız. Maaş alıyoruz ve maaşımızın tamamını istemekteyiz” dedi. Eylemi yapılma sebebi olan toplu iş sözleşmesinde henüz bir sonuç alınmadığını ifade eden Aras, Konak Belediyesi’nden sorumlu ve duyarlı bir yönetim beklediklerini vurguladı. Ayrıca, eylem sürecinde işçilerin sakal bırakacakları ve belirli günlerde siyah giyecekleri de açıklandı. Şayet sendika ile belediye arasında yapılan görüşmelerde herhangi bir anlaşma sağlanamazsa, işçilerin 7 Mayıs 2025 tarihinde genel greve gitme kararı alacakları duyuruldu.
Bu olay, aynı zamanda Türkiye’de yerel yönetimlerin mali durumunu, işçilerin ekonomik haklarını ve sendikal haklarını tartışmaya açıyor. İşçi örgütleri, meseleye dikkat çekerek daha adil maaş sistemlerinin uygulanmasını ve işçi haklarının korunmasını talep ediyorlar. İzmir’deki bu durum, sadece bölgesel bir sorun değil, ülke genelinde benzer sorunlar yaşayan birçok yerel yönetimin de bir yansıması olarak ele alınabilir. İşçilerin, ekonomik sıkıntılar ve hak kayıpları karşısında mücadele azmi, toplumsal dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Kaynak: Haber Merkezi