İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart sabahı evine düzenlenen şafak operasyonu ile gözaltına alınması ve ardından tutuklanması, Türkiye genelinde büyük tepkilere yol açtı. Bu olay, insan hakları ve demokrasi konusunda kaygıları artırdı ve birçok vatandaş tarafından protesto gösterileriyle karşılandı. Açıklamalara göre bu eylemler hâlâ sürmektedir. Bu çerçevede, popüler film platformu MUBİ, resmi X (Twitter) hesabından yaptığı açıklamada, toplumsal olaylara geç tepki verdiklerini kabul ederek, seyircilerinden özür diledi.
MUBİ’nin Açıklaması
MUBİ, yaptığı açıklamada, “Ülkemizde yaşanan son gelişmeler karşısında yeterince hızlı, kuvvetli ve açık bir tepki verememiş olmamızdan kaynaklanan eleştirileri tek tek okuyoruz” ifadesiyle, eleştirilere dikkat çekti. Açıklamanın devamında şirket, “Bugüne dek her durumda yanımızda olan seyircimizin ‘Bizi yalnız bıraktınız’ şeklindeki sitemini işitiyoruz. Yaşattığımız hayal kırıklığını görüyor ve sorumluluğumuzun ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz” dedi. MUBİ, bu şekilde ne kadar duyarlı bir yaklaşım sergilediğinin altını çizmekteydi.
Beyaz perdenin yalnızca bir sanat dalı değil, aynı zamanda ifade özgürlüğünün ve toplumsal direnişin önemli bir aracı olduğuna inandıklarını belirten MUBİ, “Ortak değerlerimizi, yalnızca filmler vasıtasıyla değil, kurumsal duruşumuzla da yansıtmak durumundayız” ifadesine yer vererek, bu süreçte seyircileriyle olan bağını güçlendirmek için çaba göstereceklerinin sinyalini verdi. Ayrıca, mevcut durumdan dolayı tüm seyircilerinden özür dilediklerini vurguladı. “MUBİ olarak bugüne dek olduğu gibi, bundan sonra da eleştirilerinize kulak vereceğimizin ve kendimizi geliştirmeye devam edeceğimizin sözünü veriyoruz. Adaletin, aklın ve özgürlüğün yanındayız!” şeklindeki ifadeler, platformun gelecekteki duruşunu da belirtiyor.
Yaşanan bu olaylar, medya ve sanatı sunma biçimlerinin toplum karşısındaki sorumluluklarını tekrar gözden geçirmeleri gerektiğini gösteriyor. MUBİ’nin bu açıklaması, sanatın toplumsal olaylara duyarlılığını nasıl geliştirebileceği konusunda bir adım olması açısından önemli bir gelişme. Seyircilerin duygularını anlayışla karşılayarak, yaşanan toplumsal durumlara karşı daha aktif bir tutum sergileme taahhüdünde bulunmaları, toplumun sanatı nasıl algıladığı ve sanatın toplumsal bilinci nasıl şekillendirdiği bağlamında da değerlendirilebilir.
Protestolar sürerken, MUBİ’nin bu tür bir duyuru yapması, hem sanat dünyasında hem de toplumsal hareketlerdeki değişimlerin ne denli önemli olduğunun altını çizmektedir. Geçmişte pek çok sanat platformu, olaylara karşı kayıtsız kalmama konusunda adımlar atmış ve bu durum, sanat ile toplumsal bilinç arasındaki bağı pekiştirmiştir. MUBİ’nin bu tavrı, seyircileriyle daha derin bir bağ kurma hedefinde olduğunu göstermektedir.