2016 yılında hayatını kaybeden Türk sinemasının önemli yüzlerinden olan Tarık Akan’ın eşi Acun Günay’ın vefatı, sanat camiasında derin bir üzüntüye yol açtı. Acun Günay, Nazım Hikmet Vakfı’nın Danışma Kurulu üyesi olarak tanınıyordu. Son günlerde meydana gelen bu olay, onun yakın çevresi ve sevenleri için büyük bir kayıp olarak değerlendirildi.
Nazım Hikmet Vakfı, Acun Günay’ın vefatını sosyal medya hesapları aracılığıyla duyurdu. Yayımlanan açıklamada, “Danışma Kurulu üyemiz ve değerli dostumuz Acun Günay’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz” denildi. Bu ifadenin ardından, Acun Günay’ın “büyük aşkıyla buluştuğu” vurgulanarak, dostlarının duyduğu kaybın ne denli büyük olduğu dile getirildi.
“Çok zor geçiyor günler”
Acun Günay, 2022 yılında eşi Tarık Akan’ı kaybettikten sonra yaşadığı duygusal zorlukları dile getirmişti. O dönem yaptığı açıklamada, “Hayat devam eder diyorlar ama etmiyor işte. Sadece nefes alıyorum… Çok zor geçiyor günler. Zaman ilaçtır diyorlar ama değil.” dedi. Yaşadığı kaybın derin etkisini ifade eden Günay, “Sanki dün kaybetmiş gibiyim onu. Her şeyimmiş meğer. Gün geçtikçe acı hiç eksilmiyor, hep artıyor. Çok zor…” sözleriyle acısını gözler önüne sermişti.
Acun Günay kimdir?
Acun Günay, 1949 doğumlu bir sanatçıydı ve Tarık Akan ile uzun yıllar süren bir evlilik yaşamıştı. Eşiyle olan ilişkisi, sanat dünyasında sıkça gündeme gelen bir konu olmuştur. Aynı zamanda Nazım Hikmet Vakfı’nın Danışma Kurulu’nda yer alan Acun Günay, vakfa olan katkılarıyla da tanınan bir isim olarak dikkat çekiyordu. Tarık Akan’ın vefatının ardından, Günay yıllarca süren bir yas süreci yaşadı. Onun hayatının büyük bir kısmı, Türk sinemasının önemli bir figürüyle geçmişti ve bu nedenle yaşadığı kaybın etkileri uzun süre devam etti.
Acun Günay’ın vefatında, onun yalnızca bir sanatçı eşi değil, aynı zamanda sanat ve edebiyat dünyasına katkıda bulunan bir isim olması da göz önüne alınmalıdır. Onun kaybı, Nazım Hikmet Vakfı için de büyük bir kayıptır ve sanat camiasında yankı bulmuştur. 2023 yılı itibarıyla, bu tür kayıplar bizlere hayatın ne denli kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlatırken, sanat dünyasının önemli isimlerinin yerini dolduramayacak kadar özel olduğunu da göstermektedir.
Kaynak: Haber Merkezi