Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği, “Gemi Söküm ve Gemi Geri Dönüşümlü Alan Artışı Projesi” kapsamında, 22 geri dönüşüm şirketinin kullandığı kıyı kenar çizgisini deniz tarafından genişleterek alan artırma girişiminde bulundu. Bu girişimin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecine tabi tutulması için gerekli adımlar atıldı. Projenin tahmini maliyeti ise 70 milyon 995 bin 840 TL olarak belirlendi. Ancak bu durum, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Aykut Akdemir, Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Hukuk Kurulu Üyesi Avukat Arif Ali Cangı ve DİSK Emekli Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe gibi çevre örgütü temsilcilerinin tepkisini çekti. Akdemir, derneğin mevcut bir faaliyeti yasallaştırmaya çalıştığını ve Aliağa’nın çevresel dokusuna zarar verdiğini ifade etti. Cangı ise İzmir Valiliği’ne, gemi söküm faaliyetlerini derhal durdurma çağrısında bulundu.
Derhal Durdurulmalı
Avukat Arif Ali Cangı, İzmir Valiliği’nin gemi söküm faaliyetlerini derhal durdurması gerektiğini vurgularken, ÇED başvurusunun genişleme ve kapasite artışı nedeniyle yapıldığını belirtti. Cangı, “Şimdiye kadar izin almadan kapasite artışları oldu, ancak bu durumun göz ardı edilmesi çevrenin korunması adına bir kazanım olmalı.” diyerek, çevresel kaygılara dikkat çekti. Bu bağlamda, Çevre Kanunu’nun 15/3. maddesi ve ÇED Yönetmeliği’nin 19/1-a maddelerine atıfta bulunarak, izin olmadan hiçbir faaliyete müsaade edilmeyeceği konusunda ısrarcı oldu.
Bakanlık Mühürlemeli
TMMOB İKK Sekreteri Aykut Akdemir ise, gemi söküm şirketlerinin mevcut kaçak faaliyetlerine yasal bir zemin oluşturmaya çalıştığını belirtti. Akdemir, alandaki çalışmanın yasadışı olduğunu savunarak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bu tesisleri mühürlemesi gerektiğinin altını çizdi. Hemen hemen her gün izlenen yanlış söküm yöntemleri ve eksik çevresel düzenlemeler üzerine eleştirilerde bulunan Akdemir, “ÇED prosedürünün gerektiği gibi uygulanmadığı aşikâr.” dedi.
Aliağa Yaşanmaz Hale Geldi
DİSK Emekli Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, Aliağa’nın ağır sanayi nedeniyle ciddi bir kirlenme yaşadığını ve buranın artık yaşanabilir bir yer olmadığını dile getirdi. Yeşiltepe, sanayi faaliyetlerinin halkın sağlığını ciddi bir şekilde tehdit ettiğini, işçilerin genç yaşta hayatlarını kaybettiklerini belirtti. Söküm alanlarının genişlemesi durumunun ise mevcut kirliliği artıracağını ve çevre sağlığını daha da kötüleştireceğini ifade etti.
Kirlilik Raporlara Yansımıştı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan 2022 yılı Çevre Durum Raporu’na göre, Aliağa, İzmir’in en kirli havaya sahip bölgesi olarak belirtilmiştir. Raporda, ağır sanayi yatırımları, demir-çelik tesisleri ve pek çok diğer endüstriyel faaliyet nedeniyle sanayi kaynaklı hava kirliliğine dikkat çekildi. Aliağa’nın, bu tür sanayiye dayalı faaliyetleri nedeniyle ciddi bir hava kirliliği yaşadığı ifade edildi.
Kullanım Alanı Genişletilecek
Proje dosyasında yer alan bilgiye göre
