Ege Denizi üzerinde bulunan Santorini Adası, son dönemlerde artış gösteren deprem hareketliliği ile gündemde. Bu durum, bölgedeki insanların ve bilim insanlarının endişelerini artırmakta. İzmir, Aydın ve Muğla gibi Ege Bölgesi şehirleri, bu sarsıntıların potansiyel sonuçlarını değerlendiren uzmanlar tarafından inceleniyor.
Santorini depremleri İzmir’e ulaşır mı?
Jeoloji Mühendisi Fahri Çelik, Santorini’deki sismik aktivitelerin Ege Bölgesi’ndeki deprem riskini nasıl etkileyebileceği konusunda bilgiler paylaştı. Çelik, volkanik aktivite sonucunda enerjinin bir bölümünün boşaltılmasının, büyük depremlerin etkisini azaltabileceğini açıkladı. Ancak, Santorini’deki depremlerin ve olası volkanik patlamaların Ege kıyılarında tsunami riskini de beraberinde getirdiği merak ediliyor.
İzmir’in tehlike oranı
Uzmanlar, Ege Denizi’nde ortaya çıkabilecek bir tsunaminin, Pasifik’teki büyük tsunamiler kadar yıkıcı olmayabileceğini, fakat kıyı bölgelerinde önemli etkilere yol açabileceğini vurguluyor. Özellikle deniz kenarında yer alan İzmir gibi şehirlerde, ani su yükselmeleri ve kıyı şeridinin su baskınına uğraması gibi risklerin bulunduğu belirtiliyor. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kıyı ve Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi’nden Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, deprem büyüklüğünün 5.5 veya üzeri olması durumunda tsunami uyarılarının yapılabileceğini kaydetti; ancak, bu durumun kesin bir tehlike anlamına gelmeyeceğini de vurguladı.
İzmir’de önlem olarak ne yapılmalı?
Santorini’deki sarsıntıların İzmir ve çevresini olumsuz etkileyebileceği ihtimali, çeşitli önlemlerin alınmasını zorunlu kılıyor. Uzmanlar, aşağıdaki tedbirlerin büyük önem taşıdığını söylüyor:
- Tsunami uyarı sistemlerinin geliştirilmesi
- Kıyı şeridindeki yapılaşmanın kontrol altına alınması
- Halkın bu konuda bilinçlendirilmesi
- Tahliye ve acil durum planlarının kapsamlı bir şekilde oluşturulması
Ege Denizi’ndeki sismik hareketlilik, özellikle deniz kıyısındaki şehirler için dikkate alınması gereken önemli bir risk unsuru. Santorini’deki depremlerin İzmir ve çevresine olası etkilerine yönelik bilim insanları, dikkatli olunması gerektiğini ifade ediyor. Uzmanlar, bu bağlamda bölgedeki yapıların güçlendirilmesi, tsunamiye karşı erken uyarı sistemlerinin iyileştirilmesi ve halkın konu hakkında bilinçlendirilmesinin elzem olduğuna dikkat çekiyor.
Kaynak: Ege Saati
